Çin Komünist Partisi (ÇKP) 16. Merkez Komitesi 6. Genel Toplantısı, dün (11 Ekim) Beijing'de sona erdi. Toplantıda incelenerek onaylanan Çin Komünist Partisi Merkez Komitesi'nin Sosyalist Uyum Toplumunun Oluşturulmasına İlişkin Bazı Önemli Konularla İlgili Kararı adlı belgede, hukuk devleti inşasının hızlandırılması, şehirler ile köyler ve bölgeler arasındaki gelişmişlik farklarının kapatılması dahil, 2020 yılına kadar gerçekleştirilmesi gereken dokuz hedefi belirlendi.

    Çin'de 1978'de başlayan ekonomik reform, bugüne kadar 28 yıllık süreçten geçti. Çin, gerek ekonomik büyüme, gerekse ekonomik yapısal değişim alanında dünyanın dikkatini çeken başarılar elde etti. Ülkenin kapsamlı gücü ve vatandaşların genel yaşam düzeyi, gözle görülür şekilde yükseldi. Ancak gelir dağılımının dengesizliği, fırsat eşitliğinin sağlanamaması, zenginlerle yoksullar arasındaki farkın açılması, yolsuzluk, çevre kirliliği ve temel eğitiminin zayıf olması gibi bazı derin çelişki ve sorunlar da ön plana çıktı. Bu sorunlar, toplumsal uyum ve istikrarı belli ölçüde etkilerken, Çin'in ekonomik ve toplumsal gelişmesinin hızlandırılması için de potansiyel tehdit oluşturdu.

    Çin'de uygulanan reform ve dışa açılma politikası kapsamında "Önce verim, sonra adalet" ilkesi izleniyordu. Çünkü reformun başladığı 1978 yılından önce Çin'de eşitlikçi gelir dağılımı sistemi uygulanıyordu ve bu sistem, verimin artmasını engelliyordu. Piyasa ekonomisi yönündeki reformla birlikte verime adım adım daha büyük önem verilmesi ve gelir farkının artırılması, ekonomiye canlılık getirmişti.

    Ancak zamanla ekonomik reformun, yalnızca ekonomiyi geliştirme ve verime önem vermeyle gerçekleştirilemeyeceği, yapısal değişim ve sistem yapılanmasının ekonomik, siyasi, toplumsal ve kültürel açılardan kapsamlı bir şekilde araştırılması gerektiği düşüncesi giderek daha geniş bir kesim tarafından benimsendi.

    Çin toplumunda var olan bazı uyumsuzluklar, derin toplumsal nedenlerden kaynaklandığı gibi, Çin'deki reform sürecinde değişimin beraberinde getirdiği birçok sorun da bulunduğunu gösterdi. Bu çelişkiler, kırsal kesimlerdeki toprak yönetimi, kamu işletmelerinin mülkiyet sistemi, gelir dağılımı sistemi, sosyal güvenlik sistemi, vergi sistemi ve hükümetin yönetim sistemindeki eksikliklerle bağlantılıdır. Uyumlu toplumun oluşturulması, Çin hükümetinin köy, istihdam, eğitim, sağlık ve çevre alanlarında vatandaşların yaşamını ilgilendiren sistem ve mekanizmaları sağlamlaştırarak yönetim sürecinde insan faktöründen kaynaklanan olumsuzlukları asgariye indireceği anlamına geliyor.

    Çin Komünist Partisi 16. Merkez Komitesi'nin iki yıl önce düzenlenen 4. Genel Toplantısı'nda, uyumlu toplumun oluşturulması düşüncesi ilk kez ortaya konuldu. Çin Komünist Partisi Merkez Komitesi Genel Sekreteri Hu Jintao, uyumlu toplumun özelliklerini demokrasi ve hukuk devleti, adalet ve haklılık, dürüst ve karşılıklı sevgi, dinamizm, huzur ve düzen, insan ile doğa arasındaki uyum şeklinde özetlemişti. Başka bir deyişle uyumlu toplum, insan ile doğa, insan ile insan ve birey ile toplum arasındaki uyuma dayalı bir toplum olacak.

    ÇKP 16. Merkez Komitesi 6. Genel Toplantısı'nda alınan kararda, uyumlu toplumun önümüzdeki döneme ilişkin hedefleri yer aldı. Buna göre 2020 yılına kadar Çin'deki demokrasi ve hukuk yönetimi daha sağlıklı hale getirilecek, vatandaşların hak ve çıkarları saygıyla korunacak, şehirlerle köyler ve bölgeler arasındaki gelişmişlik farkının açılması eğiliminin önü adım adım kesilerek hakka ve düzene dayalı gelir dağılımı sisteminin ilk aşaması oluşturulacak, yeterli istihdam sağlanacak, kaynakların kullanım verimi gözle görülür şekilde artırılacak, ekolojik ortam düzeltilecek, böylece bütün vatandaşların potansiyelini harekete geçirebilen, hak ettiklerini kazanabilen ve herkesin uyum içinde yaşayabileceği bir toplum oluşturulacak.

    ÇKP'li uzmanlar, uyumlu toplum düşüncesinin belirlenmesinin, Çin'in 30 yıla yakındır devam eden reform ve dışa açılma arayışlarından sonra her türlü sosyal soruna bilimsel yaklaşan bir anlayışa sahip olduğunu gösterdiğini belirtirken, uyumlu toplumun sosyal çelişkileri sürekli aşan uzun bir süreç olduğuna, bu hedefe ulaşmak için adım adım ilerleme kaydedilmesi gerektiğine de işaret ediyor.