Çinli yönetmen Ang Lee'nin yönettiği "Brokeback Mountain" adlı film, geçen Ocak ayında 63. Altın Küre Ödülleri'nde en iyi film, en iyi yönetmen, en iyi senaryo ve en iyi şarkı olmak üzere dört, bunun ardından 78. Oscar Ödülleri'nde en iyi yönetmen olmak üzere üç dalda ödül kazandı.

    Dünyaca tanınmış bir yönetmen olan Ang Lee, sinema yaşamında birçok zorluklardan geçti. 1954 yılında Çin'in Taiwan eyaletinin Pingdong ilçesinde dünyaya gelen Ang Lee, genç yaşta babasının itirazlarına rağmen Amerika Birleşik Devletleri'ne (ABD) giderek New York Üniversitesi'nin film yapımcılığı bölümüne girdi. Ang Lee, mezun olduktan sonra 6 yıl işsiz kalmasına rağmen, film yönetmenliği hayalinden hiçbir zaman vazgeçmedi. Ang Lee, o dönemden bahsederken şunları söyledi: "O zaman yönetmenlik yapamadım, ancak başka herhangi bir işte çalışmak istemedim. Dolayısıyla evde oturup senaryo yazmakla vakit geçirdim."

    Ang Lee, uluslararası sinema dünyasında ilk kez "Düğün Ziyafeti" (The Wedding Banquet) adlı filmiyle ismini duyurmaya başladı. Bu film, Ang Lee'ye 1993 yılında Berlin Sinema Festivali'nde Altın Ayı Ödülü kazandırdı. 1994 yılına gelindiğinde Ang Lee'nin yönettiği "Yiyip İçen Erkek ve Kadın" (Eat Drink Man Woman) adlı film, en iyi yabancı film dalında Oscar'a aday gösterildi. Ang Lee de bu filmle Hollywood'a girmeyi başardı. Ertesi yıl, Ang Lee, Jane Austen'in tanınmış "Duygu ve Duyarlılık" (Sense and Sensibility) romanını beyazperdeye taşıdı. Ang Lee yönettiği bu ilk İngilizce filmle Doğuluların duygusal hassasiyetini gözler önünde serdi.

    Eleştirmenler tarafından olumlu yorumlar toplayan, gişede de çok başarılı olan bu film, Ang Lee'nin Hollywood' a girdikten sonraki sinema ilk başarılı filmi oldu. Ancak Ang Lee, daha sonra popüler olan konuların yerine filmlerinde yaşamın küçük kesitlerini işledi. Örneğin: 1997 yılındaki "Buz Fırtınası" (The Ice Storm) adlı filminde, 1970'lı yıllarda Amerikalı orta sınıf bir ailedeki ahlaki ilişkiler işlendi. 1999 yılında yönettiği "Şeytanla Yolculuk" (Ride With The Devil) adlı filmde Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) İç Savaş dönemindeki bir hikaye anlatıldı. Ang Lee, bu iki filmle eleştirmelerin övgüsünü kazanırken Hollywood'daki konumunu sağlamlaştırdı.

    Ang Lee 2000 yılına gelindiğinde ticari filmlere yöneldi. Onun "Kaplan ve Ejderha" (Crouching Tigger, Hidden Dragon) adlı yapıtı, dünya çapında yeni bir Kungfu rüzgarı estirdi, "Yeşil Dev Hulk" ise Hollywood'daki çizgi film dalgasına ayak uydurdu. 2005'teki "Brokeback Dağı" ise Ang Lee'ye 62. Venedik Sinema Festivali'nde Altın Aslan Ödülü, 63. Altın Küre Ödülleri'nde dört ödül ve 78. Oscar Ödülleri'nde üç ödül kazandırdı.

    Çin kültürünün kendisi üzerindeki etkisini gazetecilere değerlendiren Ang Lee, şunları söyledi:

    "Çin sinemasının bir üyesi olmaktan büyük gurur duyuyorum. Yönettiğim yabancı filmler dahil bütün filmler, beni yetiştiren Çin kültürüyle sıkı sıkıya ilişkilidir. Engin Çin kültürü, mesleki becerimin temeli ve ilham kaynağımdır."