Bu yıl, Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'nin kuruluşunun 50. yıldönümü. Xinjiang'ın toplumsal ve ekonomik gelişmesinde geçen 50 yıl içinde göze çarpan başarılar elde edildi. Bununla birlikte, zengin turizm kaynağına sahip olan Xinjiang'ın turizm sektörü, geçen elli yıl içinde bölgenin ekonomisini ilerleten başlıca sektörlerden biri haline gelmekte ve burada yaşayan bütün etnik gruplar bu gelişmelerden yararlanmaktadırlar.

    Xinjiang'ın kuzeyinde bulunan Kanas Gölü, dünyaca ün salan bir turistik alan. Kanas Gölü'nün kıyısında yaşayan Moğol milliyetinin Tuva kolundan yaşlı Ye'erdexi, 13 yaşındayken Tuvalılara özgü ve Chuer adı verilen çalgıyı çalmayı öğrenmeye başladı. Ancak, Ye'erdexi, bu küçük ve güzel ses çıkaran çalgı çalmak yoluyla, 50 yıldan sonra kendi yaşamına büyük değişiklikler getirdiğini hiç beklemedi.

    Chuer, Çin'e özgü çalgı flavta'ya benzeyen ağzıyla çalınan müzik aletlerinden biri. Bu çalgı, Kanas Gölü'nün kıyısında yetişen sazın gövdesinden yapılır. Baş parmaktan biraz kalın olan çalgının uzunluğu, normal olarak üçte bir metre. Bu çalgının üzerinde üç delik açılır. Ham maddesinin son derece özel olmasından dolayı, bu çalgı, yalnız Tuvalılar arasında yayılmış ve nesilden nesile devam ettirilmiştir. Müzik uzmanları bu nedenle çalgı "Halk müziğinin canlı fosili" olarak adlandırılır.

    Yaşlı Ye'erdexi, Chuer'i en iyi çalan Tuvalı olarak söylenir. Kanas Gölü Doğal Güzellik Bölgesi'nin geliştirilmesiyle birlikte, bölgeye gelen yerli ve yabancı turistlerin sayısı da günden güne artmaktadır. Ye'erdexi ailesi, bundan ticari fırsat buldu. Ye'erdexi ailesi, birkaç yıl evvel kendi evini turistleri ağırlama yerine dönüştürdü. Tabii, ailesinin turistlerin ilgisini çeken programı, yaşlı Ye'erdexi'nin Chuer çalma gösterisi.

    Ye'erdexi'nin kızı Mei Hua bize, geçmişte hayvancılık ve avcılıkla geçinilen bu yaşam tarzının günümüzde turizm sektörünün gelişmesinden dolayı değiştiğini anlattı. Mei Hua sözlerini şöyle sürdürdü:

    "Nesilden nesile burada yaşıyoruz. Daha önce ailemizin başlıca geliri, babamın hayvanları otlatmasından kaynaklanıyordu. Turizm sektörünün 1990'lı yıllarda geliştirilmesinden sonra, biz turistleri ağırlamaya başladık. ABD de dahil birçok ülkeden gelen turistler, ailemizin konukları oldu ve babamın Chuer'i çalmasını dinlemişlerdi."

    Mei Hua, turistleri ağırlamaya başladıktan sonra, tüm ailesinin yaşam düzeninin turistlere göre ayarlandığını, bazen de gecenin geç saatlerine kadar çalıştıklarını anlattı. Mei Hua, ailesinin boş çalışmadığını, turizmin altın sezonuna girildiğinde aylık gelirinin 2500 dolarını aşabileceğini söyledi. Mei Hua, ailesinin bu sayede uydu antenli televizyonu, telefon ve buzdolabı gibi birçok modern beyaz eşyayı satın aldığını ve bu yıl bir arabayı almayı düşündüğünü ifade etti.

    Yaşamının günden güne iyileştiğini gören Ye'erdexi'nin yeni planı var. Yaşlı, bu yeni planı bize şöyle anlattı:

    "Şimdi ikinci oğluma Chuer çalmayı öğretiyorum. Oğlum, artık 3-4 yıl öğrenmiş ve gelecek yıl benimle birlikte çalabilecek."

    Ye'erdexi ailesinde büyük değişiklikerin meydana geldiğini gören köyün diğer aileleri, turizm sektörüne katılmaya başladılar. Onlardan bazıları lokanta açıyor, bazıları da süt ürünleri ve anı eşyalarını satıyorlar. Köyün toplam kişilerinin yüzde 70'i, turizm ile üğraşmaya başladılar.

    Kanas Gölü'nde olduğu gibi, Xinjiang'a bağlı birçok doğal manzara bölgelerinde yaşayanlar, turizm yoluyla hayatlarını değiştirmeye çalışmaktadır.

    İlgili istatistiklere göre, Xinjiang'da geçen yıl 300 bini aşkın yabancı, 12 milyondan fazla yerli turisti ağırladı. Turizm geliri, Xinjiang'ın gayri safi bölgesel hasılasının yüzde 5'ine ulaştı.

    Yerel ve merkezi hükümetler, son 5 yıl içinde Xinjiang'daki turizminin gelişmesini hızlandırmak için Xinjiang'ın zengin turizm kaynağını tanıtmaya ve turizmin alt yapılarının inşasını güçlendirmeye 2 milyar dolar ayırmıştı.