Günümüzde modernleşme yolunda hızla ilerleyen Çin'in başkenti Beijing'de eski Çin medeniyetinin sergilendiği sayısız mekanlar koruma altına alındı. Beijing'in güney kesiminde bulunan Liulichang adlı cadde, bu mekanlardan biridir. 5000 yıllık Çin medeniyetini merak edenlerdenseniz, Liulichang caddesi sizin için ideal bir yer olmalı. Sözü uzatmadan sizleri hemen oraya götüreyim.

    Meng Debao, Liulichang caddesinde 10 yıldan fazla süredir üç tekerlekli bisikletiyle turistleri gezdiriyor. 57 yaşındaki Bay Meng, her gün gelip geçtiği bu caddeyi çok iyi tanıyor. Bay Meng, Liulichang caddenin tarihini şöyle anlatıyor:

    "Bu cadde, Çin'in Qing Hanedanı döneminde kuruldu. Daha önce burası saray için altın sarısı çini üreten bir atölyeydi. "

    Liulichang caddesinin ismi, 13. yüzyılda Çin'in Yuan Hanedanı döneminde burada kurulan altın sarısı çini atölyesinden geliyor. Liulichang'ın Çince'de "altın sarısı çini atölyesi" anlamına geldiğini de burada hatırlatayım.

    17. yüzyıla gelindiğinde, Liulichang caddesi yakınlarında oturan memurlar ve devletin açtığı sınavlara katılmak için başkent Beijing'e gelen öğrencilerin ihtiyaçları karşılamak için bu caddede birçok kitapçı dükkanı açıldı. Aradan yıllar geçti ve Liulichang, Beijing'in en büyük kitap pazarı konumuna geldi. Kitapla ilgili kalem, fırça, mürekkep, kağıt gibi kırtasiye malzemeleri ve antikalar da bu caddeye girdi.

    Uzunluğu 750 metre olan Liulichang caddesi, doğu ve batı olarak ikiye ayrılıyor. Caddenin iki yanında eski Çin mimarisindeki tek katlı veya iki katlı kiremit-tuğla evleri yer alıyor. Dükkan olarak kullanılan bu evlerin içi ve dışı, tuğla ve tahta oymaları ve yağlı boya resimlerle dekore edildi. Bu dükkanlar, Qing Hanedanı'nın son döneminde Beijing'deki dükkanların özelliklerini sergiliyor.

    Liulichang caddesinde bugün 100'den fazla dükkan var. Caddenin doğu kesiminde yeşim taşı oymaları, porselen eserleri, mücevherler ve tahta eşyalar, batı kesiminde de hat sanatı eserleri, resim ve antikalar satılıyor. Bu eşyalar çeşit çeşit cam vitrinlerinde sergileniyor. Bu dükkanlarda Çin'in hemen hemen her dönemine ait antikaları bulmak mümkün. Tabii ki hakiki antikaların yanı sıra taklitleri de var. Ancak merak etmeyin, buradaki bütün satıcılar, müşterilerine üzerlerinde fiyat yazılı eşyaların hangileri hakiki, hangileri taklit olduklarını belirtiyorlar.

Liulichang'da 100 yıldan daha uzun geçmişi olan çok sayıda dükkan var. Qingmige, bunlardan biri. 300 yıllık geçmişe sahip dükkanın sahibi Jia Zhiren, bize Qingmige'nin tarihini anlatırken şunları söyledi:

"Eskiden imparatorun izniyle açılan Qingmige dükkanı, bürokratların ve soyluların gözde dükkanlarından biriydi. Dükkan önünde atların bağlandığı tahta direkler vardı. Çünkü Liulichang'a tahtırevanla gelen memurlar tahtırevanlarından, atla gelen subaylar da attan inerek dükkanımıza girer, burada resmi kıyafetlerini çıkartıp sivil elbiseleri giyer, dükkanda çay içip eşyalara baktıktan sonra ancak caddedeki diğer dükkanları gezmeye başlarlardı."

    Bugün Qingmige dükkanı, artık tarihteki parlaklığını yitirdi. Fakat Liulichang caddesi, eskiye göre çok daha canlı hale geldi. Buradaki dükkanların siyah tuğlaları ve gri kiremitlerinde, pencere oymalarında ve satın alınması beklenen antikalarda, kısacası buradaki her şeyde tarih ve kültür okunabiliyor. Bu dükkanların hangisine girseniz girin, kendinizi tarihin içinde bulursunuz. Üstelik bu tarihi antikaları dokunarak tanıyabilirsiniz.

    Çin kültürünün bir penceresi olan Liulichang caddesi, bugün dünyanın her köşesinden turistlerin ilgi merkezi haline geldi. İsveçli turist Bayan Madrin Fukde bize Liulichang'la ilgili izlenimlerini şöyle anlattı:

   "Bu caddeyi çok sevdim. Burada sakinlik ve huzur buldum. Cadde, Çin'in uzun tarihinin ve zengin kültürünün bir temsilcisi. Burayı gezerken kendimi çok iyi hissediyorum. Çünkü burada Çin'in değişik dönemlerine ait antika eşyaları, aynı zamanda da çay kültürünü yakından tanıma fırsatı buldum."