Tianjin şehri, Beijing'in kapısı, Dagukou Körfezi de Tianjin'in kapısıdır. Beijing'in Çin'in Ming Hanedanının Yongle imparatoru döneminde başkent olmasından sonra stratejik önemi daha da arttı.

    Ming Hanedanı döneminde Çin yönetimi, Japonların saldırılarına karşı koymak için Dagukou'da askeri üs kurmaya başladı. Qing Hanedanı döneminde ise top konuşlandırılarak, Daogukou askeri üssünün savunması güçlendirildi. Yakın çağa gelindiğinde Çin'in emperyalist güçlerin saldırılarının hedefi olmasıyla birlikte Dagukou, Çin'in kuzeyindeki en önemli askeri üs haline geldi ve güneydeki Guangdong eyaletinin Humen askeri üssü ile birlikte Çin'in deniz savunmasının iki ana üssünü oluşturdu.

    Dagukou askeri üssü, Haihe ırmağının denizle birleştiği noktanın iki yakasında bulunuyor. Üs tuğlalarla, sonra da kireç, toprak ve parçalanmış sedef kabuklarına pirinç suyu eklemesiyle oluşan karışımla inşa edildi. 2. Afyon Savaşı döneminde Dagukou'daki savunma sistemi genişletilerek sağlamlaştırıldı. Üs, bir zamanlar ağırlıkları 500 ile 5000 kilogram arasında değişen demir ve bakır toplarla donatılan 6 topçu merkezine sahip güçlü bir deniz mekanizması haline gelmişti.

    Dagukou askeri üssü, Çin milletinin yabancı saldırılara karşı verdiği cesur savaşlara sahne oldu. Yabancı güçler, 1840-1900 yılları arasındaki 60 yıl içinde Çin'de ekonomik menfaatleri ve siyasi imtiyazları ele geçirmek için Dagukou askeri üssünü dört defa işgal ettiler, buradan da Beijing'e saldırarak Çin milletine karşı vahim suç işlediler. "Doğu'nun Sanat Hazinesi"      olarak kabul edilen Yuanmingyuan Sarayı'nı ateşe veren yabancı saldırganlar, dönemin Qing Hanedanı yönetimini çok sayıda haksız sözleşmeyi imzalamaya zorladılar. Ancak o dönemde Dagukou'daki Çinli asker ve siviller, saldırganlara karşı kanlı mücadele verdiler ve Çin halkının boyun eğmezliği, cesareti ve kahramanlığını tüm dünyaya gösterdiler. Karl Marx, 1859 yılında kaleme aldığı "Çin'e Yönelik Yeni Savaşlar" başlıklı makalesinde, yabancı saldırganların başlattıkları "korsan" savaşlarını sert bir dille eleştirdi ve Çin halkının direnişini "haklı mücadele" olarak değerlendirerek takdir etti.

    Dagukou askeri üssü, Qing Hanedanı yönetiminin yabancı saldırganların kılıcı altında Xinchou Sözleşmesi'ni imzalanmasından sonra yıkıldı ve kalıntıları günümüze kadar süregeldi.

    Bu kalıntılar, Tianjin Belediyesi tarafından 1 Temmuz 1997'de müze haline dönüştürüldü.