Profesyonel tenisçiler için önemli olan, teklerdeki başarılarıdır. Çünkü çiftlerdeki teknikler, teklerdekine dayanıyor. Aynı zamanda ATP ve WTA sıralamalarında bir çiftin yeri, o çifti oluşturan tenisçilerin teklerdeki sıralamasıyla belirleniyor. Çinli tenisçiler geçen yıl katıldıkları turnuvalarda, özellikle Atina Olimpiyat Oyunları'nda diğer ülkelerin pek önemsemedikleri çiftler kategorisinde atılım gerçekleştirdiler. Ancak bu başarılar, Çinli tenisçilerin gerçek gücünü tam olarak ifade etmiyor. Çin Milli Tenis Takımı'nın teknik direktörü Jiang Hongwei tekler ve çiftlerdeki başarılar arasındaki farkı çok iyi biliyor. Jiang Hongwei, bu konuda şunları söyledi:

    "Atina Olimpiyat Oyunları'ndaki şampiyonluktan sonra, Çinli tenisçiler, büyük baskı altına girdi. Çünkü herkes, bayan tenisçilerimizin çok yüksek seviyelere geldiğini düşünmeye başladı. Ancak, bu bir yanılmadır. Çinli tenisçiler yalnızca dünyanın seçkin tenisçileriyle olan mesafeyi azalttılar, onlarla daha fazla karşılaşma imkanına sahip oldular, fakat mesafe hala var. Tenisin bir ülkedeki seviyesini tekler belirler. Ancak teklerdeki sıralamanın yükselmesiyle çiftlerde iyi bir yere sahip olabiliriz. Çiftlerdeki sıralamanın yüksek olmasına bakarak, Çinli tenisçilerin önemli atılım gerçekleştirdiklerini söyleyemeyiz. Tenisçilerimizin teklerdeki seviyelerini yükseltmek için çaba harcamalıyız. Aksi halde çiftler arasındaki yarışmalara katılma hakkımız bile olamayacak."

    Tenisin Çin'de kaydettiği hızlı gelişme, profesyonel sistemin uygulanması sayesinde gerçekleşti. Bu, aslında tenis sporunun gelişmesinin tek yoludur. Çinli tenisçiler, bir dizi profesyonel turnuvaya katılarak, bir yıl gibi kısa sürede imajlarını tümüyle değiştirdiler. Bundan büyük memnuniyet duyan Çin Milli Tenis Takımı teknik direktörü Jiang Hongwei, Çinli tenisçilerin genel seviyesinin yükseldiğini belirterek, şöyle konuştu:

    "Geçmişte yalnız 1-2 tenisçimiz vardı, şimdi ise bir gruba sahibiz. Rusya, dünya sıralamasında ilk 10'da yer alan 4-5 tenisçisi sayesinde güçlü bir tenis ülkesi oldu. Çin ise şu anda dünya sıralamasında ilk 100'de yer alan ve 4 büyük grand slam yarışmasına katılabilen 4- 5 tenisçiye sahip, onların başarı oranı da adım adım yükselecek."

    Çinli tenisçilerin teklerdeki hızlı ilerleyişi, uluslararası tenis çevresinin dikkatini çekti. WTA sıralamasının 1. sırasında yer alan ünlü Amerikalı bayan tenisçi Lindsay Davenport basına demeç verirken, "Çinliler geliyor" dedi. Diğer ünlü Amerikalı raket Venus Williams da Çinli tenisçilere övgü yağdırdı. Avustralya basınında çıkan yorumlarda, Çinli bayan tenisçilerin önümüzdeki 4 yıl içinde büyük grand slam yarışmalarında teklerde şampiyon olacağı tahminine bile yer verildi.

    Çinli tenisçiler ve teknik direktörleri bütün bu övgülerden sevinç duyarken, soğukkanlılıklarını da korudular. Çünkü tenisin Çin'de sürekli ve hızlı bir şekilde gelişebilmesinin önünde halen bir dizi sorun bulunuyor.

    Buna rağmen tenis, bugün Çin'de hızlı bir gelişme yoluna girdi. Çin'deki tenis çevresi bu sporun geleceğine tam güven ile bakıyor. 19 yaşındaki Çinli bayan raket Peng Shuai, 2005 Avustralya Açık Tenis Turnuvası'nda Venus Williams ile genellikle finallerin oynandığı Merkez Kortu'nda 10 binlerce izleyici önünde ilk kez bir maç yaptı. Maçtan mağlubiyetle ayrılmasına rağmen, Peng Shuai şunları söyledi:

    "Bu, Merkez Kortu'nda yaptığım ilk maçtı. Ancak kesinlikle son kez olmayacaktır."