ortakgundem20130716
|
Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı'na "onur konuğu" olarak katılacak Çinli yayıncılar fuar için yoğun hazırlıklarını sürdürüyor.
Çinli yayıncılar, "onur konuğu" olarak katılacakları Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı için yoğun bir şekilde hazırlık yapıyor.
Kasım ayında düzenlenecek Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı'nda onur konuğu ülke bu yıl Çin olacak. Çinli yayıncılar, Türk okurların karşısına en iyi şekilde çıkmak için hazırlıklara başladı.
Çin Basın Yayın Genel Müdürlüğü, fuar öncesindeki hazırlıkları anlatmak ve Çin'de basın yayın sektörünün işleyişini tanıtmak için Türkiye'den basın mensuplarını başkent Beijing ve Shanghai'de ağırladı. Görüşmeler esnasında, Çin yayıncılık sektörüyle ilgili ayrıntılı bilgi edinen gazeteciler, yayın evi yöneticileri ve yazarlarla da görüşme fırsatı buldu.
Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı'na üniversitelerin yayın kuruluşlarının yanı sıra, özel yayınevleri de katılacak. Fuarda, ayrıca geleneksel Çin kültürünün bazı öğeleri de tanıtılacak. Fuara katılacak ünlü kaligrafi sanatçısı Pang Zhonghua, Türk ziyaretçilere Çin kaligrafisi eğitimi verecek. Çin Yazarlar Birliği'nden 15'in üzerinde yazar, Türk okurlarla buluşacak.
2–10 Kasım 2013 tarihleri arasında düzenlenecek 32. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı, 600 yayınevi ve sivil toplum kuruluşunun katılması bekleniyor.
Çin'in en büyük yayın şirketlerinden Çin Yayın Grubu Ortaklığı Başkan Yardımcısı Pan Kaixiong, grubun bünyesinde çok sayıda farklı yayınevi bulunduğunu dile getirdi. Çin'in dışa açılmaya başladığı 1980'li yıllarla birlikte, farklı dillerdeki yayınlara önem vermeye başladıklarını hatırlatan Pan, Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı'na katılarak Türk okurlara ulaşmak istediklerini söyledi. Pan, Çinli ve Türk okurların birbirini çok yakından tanımamasında, çeviri konusundaki bazı yetersizliklerin etkisi olduğunu, ancak ilişkiler geliştikçe bunun aşılacağını dile getirdi.
Diğer yandan, Çin'in ünlü edebiyatçılarından Wang Gang, Ge Fei ve Ekber Mecit de İstanbul'da Türk okurlarla bir araya gelecek.
Türk sermayesinin Çin`deki umudu
Türk firmalarına yeni çekim merkezlerinde önemli fırsatlar düşüyor.
Bigpara.com sitesi yayımladığı haberde, Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan'ın önceki hafta Çin'e yaptığı ziyarete yer verdi. Haber şöyle:
Çin, Türkiye'nin ticari açıdan henüz tam anlamı ile keşfedemediği bir dev. Son 10 yılda daha çok dünya ticareti için olduğu kadar Türkiye için de 'büyük bir tehdit' unsuru olarak algılanan Çin'i, gelişmiş ülkelerin dev şirketleri çoktan 'fırsata' dönüştürmüş durumda.
Toplam 1,2 trilyon dolarlık ithalatlarında Türkiye'nin payının 1,5 milyar dolar düzeyinde kalması, Türkiye'nin Uzak Doğu'nun bu dev pazarının potansiyelinden ne ölçüde yararlanabildiğinin açık göstergesi.
Önceki hafta Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan'ın başkanlığında Çin'e 87 kişilik Türk heyeti tarihi bir ziyarette bulundu.
Gördüğümüz kadarı ile aynı önem, Çin Halk Cumhuriyeti tarafından da verilmiş olacak ki Çağlayan ve beraberindeki heyet, üst düzey bir diplomatik ağırlamaya tabi tutuldu.
Çin'in en önemli siyasi isimlerinden Çin Başbakan Yardımcısı Wang Qishan, Çağlayan ile önemli ve son derece hassas bir ikili görüşme yaptı. Yine Çağlayan'ın dört günlük gezisi sırasında Çin Eximbank'ı (Ülkenin en önemli finans kaynağı) Başkanı Li Ruogu ile yaptığı görüşme de önemliydi.
Bakandan yatırım çağrısı
Bakan Çağlayan, gezinin ikinci gününde toplam yıllık iş hacimleri 115 milyar doları bulan Çin'in en önemli holdinglerinin tepe yöneticileri ile bir toplantı yaptı. Cherry, Geely, DFM gibi devlerin de aralarında bulunduğu Çinli devlerin temsilcilerine konuşan Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, dünyanın en uygun yatırım ortamının Türkiye'de bulunduğunun altını çizdi. "Çin Asya'nın bir ucunda Türkiye diğer ucunda" diyen Bakan Çağlayan, "Türkiye Çin için Avrupa'ya açılan bir penceredir. Her türlü işbirliğine açığız" mesajını verdi.
Çin seyahati sırasında tek Çin politikasını benimsediklerinin vurgusunu ısrarla yapan Bakan Çağlayan, Irak başta olmak üzere Türkiye'nin tüm komşuları ve çevre ülkelerine dönük ticari yaklaşımlarında Çin'i "stratejik ortak" olarak görmek istediklerini dile getirdi. Bu amaçla, Irak'ın özel bir önemi olduğunu vurgulayan Çağlayan, özel sektör temsilcileri ile hükümet üyeleri ile ikili yaptığı görüşmede, "Kısa dönem yatırım potansiyeli 75 milyar doları bulan Irak pazarına iki partner olarak girelim" mesajını verdi.