Çin politikalarının gidişatını takip etmek açısından önemli bir pencere olan 2016 "İki toplantı" dönemi dünya basınının da büyük ilgisini çekti. Türkiye'nin ikinci büyük ithalat ülkesi olarak Çin'in ekonomik gelişimi Türk medyasının da odak noktalarından biri.
Bu yılki "İki toplantı" kapsamında 5 Mart günü Çin Başbakanı Li Keqiang, hükümet çalışma raporunu duyurdu. Çalışma raporu, Çin ekonomisinin beş yıllık yol haritasını çiziyor. Söz konusu raporda şu bilgiler yer alıyor:
Çin ekonomisi önümüzdeki yıllarda istikrarlı büyümesini koruyacak. Ekonomik büyüme hedefi ise yüzde 6,5-7 olarak belirlendi. Son 30 yılda hızla büyüyen Çin ekonomisi, artık orta seviyede büyüyecek. Ancak ekonominin hızla büyümesi beraberinde birtakım olumsuzluklar getirdi. Hükümet de bu olumsuzlukların aşılması için bir dizi reform önlemleri aldı.
Çin, ekonomisinin büyümesini hızlandırmak için iç tüketimi artırmaya yöneldi. Çin nüfusu yaşlanma durumunda olsa da nüfus yoğunluğu göz ardı edilemez. Çin halen etki gücü büyük bir pazar ve gelecek yıllarda büyümesini iç tüketim ve inovasyon sayesinde sürdürecek.
Hükümetin iki çocuk politikası ve halkın yaşam seviyesinin yükselmesiyle beraber, Çin halkının dünyanın pek çok bölgesindeki tüketim ürünlerine ilgisi de arttı. Buna bağlı olarak Çin'in ithalat hacmi artış gösterdi.
Arz yanlı yapısal reformlar, işletmelerde inovasyonun desteklenmesi gibi tedbirler, Çin pazarının canlılığını artıracak, imalat yapısı iyileştirilecek, üretim kapasitesi bir adım ileriye taşınacak, Çin'in ekonomik gelişimi yeni bir ivme kazanmış olacak.
Öte yandan Bir Kuşak-Bir Yol projesi güzergahında bulunan Türkiye'yi de yeni fırsatlar bekliyor. Bu proje sayesinde iki ülke arasındaki işbirliği genişleyecek, karşılıklı kültürel değişim artacak.
Çin'in reformları aynı zamanda büyük riskler taşıyor. Asıl hedef, ekonomide istikrarın korunması. Küresel petrol fiyatlarındaki düşüş, emtia fiyatlarındaki dalgalanma gibi etkenler Çin'in ekonomik reformlarını da derinden etkiliyor. Bu küresel şartlar altında Çin hükümetinin reformlarla ekonomisini istikrara kavuşturması büyük bir zafer niteliğinde.
