CRI Hakkında | Eski Versiyonumuz
"Çin gerçekleri çarpıtılıyor"
  2015-07-16 14:59:08  cri

Merhaba Sevgili dinleyiciler, ben GbTimes Türkiye'den Kamil Erdoğdu. Bugün Çin'de Yaşam programında Çin'i konuşacağız, yanımda Çin'de üç yıl yaşamış gazeteci ve sinema yazarı dostum Tunca Arslan var. Onunla Çin'in gündelik yaşamı ayrıca mesleği gereği de sinema ve sanat dünyasından söz edeceğiz.

Bilindiği gibi Çin, önce dünya ekonomisi yıldızı olmasıyla gündemde sonra da Birleşmiş Milletler Güvendik Konseyi'nin beş daimi üyesinden biri olması nedeniyle dünya politikasının köşe taşlarından biri. Ancak, Çin'deki günlük yaşamın zaman zaman yanlış anlaşılmalara dayandığını görüyoruz. Bu nedenle oranın canlı şahidi olarak sizin Çin maceralarınızdan başlayalım.

Tunca ARSLAN: Çin'de üç yıl geçirmiş olmak benim yaşamımda gerçekten çok olumlu bir parantez oldu ve bir anlamda terapi gibi geldi. Çünkü dünyanın en kalabalık ülkesi olmakla birlikte çok sakin bir yaşam var. Klâsik deyimle 'yaşamın sakin bir ırmak' gibi aktığı ülke. Kalabalık ama kimsenin acelesi yok yani İstanbul'da bizim her gün yaşadığımız yoğunluk orada yok. Çin, 1980'den beri dışa açılan dünyayla her anlamda buluşan bir ülke. İlginç bir şekilde Çin hakkında çok fazla şeyin bilinmediğini fark ediyorum, dün de böyle düşünüyordum bugün de… Çin konusunda yanlış bilgiler veriliyor, bunun kasıtlı yayıldığını ve batı medyasının her türlü gerçeği çarpıtmaya çalıştığını düşünüyorum. 2008 yılında Çin'de gerçekleştirilen olimpiyatlarda Zhang Yimou'nun yaptığı açılış töreni harika bir görsel şovdu ama dünyada "Çinliler hile yaptı" diye verildi, böyle bir kampanya başlattılar.

Kâmil ERDOĞDU: Siz, Beijing'de yaşadınız, diğer kentlerle karşılaştırdığınızda orası başkent olmanın getirdiği farklı bir kimliğe sahip miydi?

Tunca ARSLAN: Çin'in kuzeyinden güneyine kadar çok kentte bulundum. Beijing, çok düzenli bir kent, modern insanın yaşamında düzenli bir kentin önemini orada anlıyorsunuz. Mesela, kaldırım ve bisiklet yolu gibi… Beijing'i çok sevdim ama değişik yerlerini de çok gezdim, özellikle bir yabancı açısından bakıldığında insani davranışlar açısından diğer kentlerde de farklılık yok. Beijing, düz bir kent yokuş yok, bisiklet kullanımına ayrıcalıklı bir muamele yapılıyor, özgürce bisiklet sürmek çok keyifliydi, ayrıca çok geniş bir metro ağı var, metroyu da sıklıkla kullanırdım.

Kâmil ERDOĞDU: Sevgili dinleyenler, şimdi hattımızda Çin Uluslararası Radyosu Türkçe servisinden Cenk Özkömürcü var. Urumçi'den bilgi verecek, Cenk merhaba.

Cenk ÖZKÖMÜRCÜ: Öncelikle biz burada röportaj gezisi gerçekleştiriyoruz ve Sincan'ın durumunu dini, ekonomik ve sosyal gibi farklı açılardan ele almaya çalışıyoruz. Bugünkü gezimiz daha çok dini ağırlıktaydı. Burada ikinci günümüzdeyiz, Urumçi'nin merkezindeki önemli camilerden birini ziyaret ettik müezzin ve imamla görüştük. Akşam da bir Uygur ailenin evini ziyaret ettik. Bu bizim için enteresan bir deneyim oldu çünkü daha önce Sincan'a geldim, bu üçüncü gelişim ancak böyle aile ortamını görme şansım olmamışı. 76 yaşında bir amca yanında çocukları ve torunları ile birlikte bizi iftarda ağırladı. Ramazan ayı boyunca bir gününün nasıl geçtiğini, sahurdan iftara kadar olan süreci ve ibadetini anlattı. Camii tespitlerimiz bugün de devam etti Cuma namazı için aynı camiye gittik, camii çok kalabalıktı dışarı kadar taşan bir kalabalık vardı, gayet rahat bir dini ortam olduğunu gözlemledik.

Kâmil ERDOĞDU: Daha önceki gidişlerinle kıyaslarsan günlük yaşam için gördüğün fark neydi?

Urumçi, büyük bir şehir, 3 milyon civarında nüfusu var. Ticareti gelişmiş ve bölgenin de merkezi, her geldiğimde kentin büyüdüğünü fark ediyorum. Büyüdükçe tipik modernleşme sorunu diyebileceğimiz 'trafik' gibi problemler belki de artıyor. Özellikle geçen yıl yaşanan bazı olaylar neticesinde güvenlik tedbirlerinin sıkılaştığını söyleyebiliriz ancak bu tedbirler halkın günlük yaşamına ne kadar etki ediyor, bilmiyoruz. Benim gördüğüm kadarıyla daha önce Büyük Pazar'ın çevresinde turistik alan olduğundan serbest giriş ortamı vardı, şu an güvenlik şeridi bulunuyor.

Sevgili dinleyiciler, konuğumuz Tunca Arslan ile Çin'i konuşmaya devam ediyoruz.

Kâmil ERDOĞDU: Sincan Uygur Özerk Bölgesi ile ilgili en son Anadolu Ajansı ekibinin gözlemleri vardı, oradan bazı başlıklar aktarmak istiyorum. Mesela, haberin alt başlığında önemli iki nokta var, birinde şöyle diyor; "Bölgenin merkezi Urumçi'deki camilerde her yaş grubundan ibadet eden Uygurluya rastlanıyor". Diğeri ise; "Kamusal alanlarda yapılan gözlemlerde oruç yasağına ilişkin bir bildiri ya da duyuru görülmüyor". Yani, bu iki nokta orayla ilgili iddiaların çökmesi anlamına geliyor.

Tunca ARSLAN: Aslında tüm iddialar çöküyor. Bu son iddialarda Türkiye'de sosyal medyada kullanılan fotoğrafların hiçbiri gerçek değil. Bir şey daha söyleyeyim, Sincan ile ilgili resmi rakamlara göre bu bölgede 23 bin dinsel yapı var, bunların yalnızca 97 tanesi lamalara, Budistlere ve Hristiyanlara ait geri kalan hepsi Müslüman halkın ibadetine, eğitimine ve günlük ritüeline ayrılmış. 23 bin rakamı bile bu iddiaların asılsız olduğunun kanıtı.

Kâmil ERDOĞDU: Çin'de 56 tane etnik grup yasıyor, yüzde 92'si Han milliyeti, onun dışındaki gruplardan Huiler, Özbekler, Kazaklar, Kırgızlar, Tatarlar, Tacikler, Donşian ve Bonan gibi birçok etnik grup bulunuyor. Bunların hepsi Müslüman ve bunların bir şikâyeti yok. Ayrıca en önemli sorun, iddiaların tamamen yalan bir fotoğrafa dayandırılması.

Tunca ARSLAN: Çin'in büyümesi ile birlikte dünyada periyodik olarak gündeme getirilen üç temel sorunu var, Tibet, Tayvan ve Uygur sorunu. Bunların batı medyası açısından biri biter, biri başlar. Çin'in gelişmesini önlemek için bu üç sorun sürekli canlı tutulur kaşınır kışkırtılır. Maalesef Uygur Türkleri de bu çabaya alet ediliyor.

Kâmil ERDOĞDU: Senin oradaki Müslümanların yaşamı ile ilgili izlenimlerin neler?

Tunca ARSLAN: Çin tarihinde önemli yeri olan Xi'an Çin'in ortasında yer alan bir kent, orada çok büyük bir Müslüman mahallesi var, kentteki en renkli yer Müslüman mahallesiydi. Diğer halka tümüyle kaynaşmışlar. Çin'de sadece Müslümanlar açısından değil, diğer azınlıklar ve dinler açısından da özgürlüğü engelleyici bir şey olduğu kanısında değilim ama Çin tabii ki, bazı açılardan kendisini koruyor. Hem kendi açısından hem de Şanghay İş Birliği Örgütü (ŞİÖ)'nün o bölgeye ilişkin bazı tehlike ve tehditler açışından. Kısa süre sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çin'e gidecek, iki ülke arasındaki ilişkilerin Türkiye açısından bir an önce normalleşmesi lazım. Böyle saçma sapan gösterilerin eylemlerin önlenmesi ve tedbir alınması gerekiyor. Bu olaydan iki gün önce İstanbul'da Çin'in en önemli piyanistlerinden 27 yaşındaki uluslararası yıldız Yuja Wang, enfes bir konser verdi. Fazıl Say'ın uyarladığı Türk marşını çaldı, tüm salonu kendine hayran bıraktı. Biz, Çin ile böyle her anlamda güzel ve ruh okşayıcı ilişkiler kurmalıyız, bu mümkün de. Türkiye, Asya'nın en batı ucunda, Çin Asya'nın en doğu ucunda. Gerçekten tüm bu coğrafyada kültür, barış, dostluk, dayanışma ve sanat köprüsü kurulabilir.

Kâmil ERDOĞDU: Son olarak bir sinema yazarı olarak sanatla ilgili neler söylemek istersiniz?

Tunca ARSLAN: Çin sinemasını çok yakıdan takip ediyorum, 10-15 yıl önce İstanbul Uluslararası Film Festivali'ne gelen filmler açıkçası çok ilgi görmezdi fakat Çin sinemasının özellikle Hollywood karşısında yedinci sanatın vicdanını konuşturan örnekleri, tüm önemli film festivallerinde Berlin'de, Cannes'da, Montreal'de ödüller alarak tüm dünyaya yayıldı ve etkiledi. Şimdi Türkiye'de sadece festivallere değil ticari gösterimlere de girmeye başladı. Türk film şirketleri, Çin filmlerini satın almaya başladı. Ben, bunun karşılıklı olmasını istiyorum. Türk filmleri de Çin'de gösterilsin sadece sinemada değil, müzikte, tiyatroda, edebiyatta, şiirde iki ülke birbirini tüm derinliği ve gerçekliği ile tanıyabilsin.

İlgili Haberler
Yorumunuzu Gönderin
Çin-Türkiye ilişkilerinde yeni kilometre taşı
Çin-Türkiye ekonomik ilişkilerinde yeni bir dönem başlıyor. Türk Lirası, Çin finans dünyasına ayak bastı.
Çinli kulüpler büyük transferlerine devam ediyor

Chelsea'nin yıldız orta saha oyuncusu Oscar, 60 milyon avroya Çin'e gelmeye hazırlanıyor. Peki Çinli kulüpler yabancı futbolcular için ne kadar para ödüyor? Bu sorunun cevabı ve haftanın ekonomi gündemine genel bir bakış için Ekodiyalog'a kulak verin.

Diğerler>>
Çin'de 2016'da neler konuşuldu? (1) (Çin Mahallesi)
Çin'de 2016 yılında gündemde neler vardı? Çinlilerin en çok dikkatini çeken gelişmeler nelerdi? Çin Mahallesi'nin sakinleri, 2016'yı nasıl geçirdi?
Çin'in 5. büyük icadı 24 Sezon nedir? (Çin Mahallesi)
Çinlilerin günlük hayatına yön veren bir takvim sistemi olan 24 Sezon'a kâğıt, pusula, matbaa ve baruttan sonra Çin'in 5. büyük icadı diyenler de var. UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'ne alınan 24 Sezon, bir kez daha gündemde.
Diğer>>
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (07-01-2015)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (19-11-2014)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (05-11-2014)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (08-10-2014)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (24-09-2014)
Diğer>>
Anket
Soru-Yanıt
  • Nükleer Güvenlik Zirvesi'nde Çin'in gücü ortaya kondu

  • Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping 31 Mart-1 Nisan günlerinde ABD'nin başkenti Washington'da düzenlenen ve dünyanın odaklandığı Nükleer Güvenlik Zirvesi'ne katıldı.
    Diğer>>
    İzleyici Postası
  • Koyun yılınız kutlu olsun (Pınar Koçak)

  • Koyun Yılının en güzel müjdeler, en güzel sürprizlerle kapınızı çalması dileğiyle...
  • Çin kadınlarına (Ali Güler)

  • Düşlerimde gelir bir güzel bana, alır götürür beni uzak bir diyara...

    Diğer>>
    Linkler
    © China Radio International.CRI. All Rights Reserved.
    16A Shijingshan Road, Beijing, China