CRI Hakkında | Eski Versiyonumuz
Çin gökkubbesi altında geleneksel yılbaşı
  2011-02-02 14:31:55  cri

    Çin'de artık geceleri gökyüzü, âniden devâsâ bir çiçek gibi açılıp salkım salkım yağan rengârenk nur taneleriyle aydınlanıyor. Kaç gecedir Beijing semaları allı morlu, yeşilli sarılı kıvılcım nakışlarıyla süslü.

    Üç-beş saniye süren göksel renk şöleni biter bitmez yerini hemen bir başkası alıyor. Hayali bir define sandığından akıllı bir düzene göre saçılan rengârenk mücevherler, gece göğünün derin sahnesinde, kısacık bir gösteri daha yapıyor. Yeni Yıl gecesi bu gösteri, saniye sektirmeden, saatlerce, aralıksız olarak devam edecek.

    Göz önüne bir ân seriliveren, biri gidince hemen öteki beliren peri saraylarına keşke aynı güzellikte sesler eşlik etseydi… Ya da hiç olmazsa, o ışık âyinleri sessiz sedasız edâ edilseydi…

    O görsel zarâfete böylesi bir işitsel garâbetin eşlik etmesi, fiziksel evrenin insanoğluna ödettiği bir bedel mi? Bu renk senfonisinin karşılığı ille bu kakafoni mi olmalı?

    Patlama mı desem, gümbürtü mü, cayırtı mı, bilemiyorum… Her biri kendi meşrebince ses çıkarıyor. Doğrusu, Türkçemizde ânî sesleri betimlemek için kullanılan bütün sözcük dağarcığının hakkını lâyıkıyla veriyorlar.

    En iyisi, "Görüntüsünü seven sesine katlanır" deyip ses yalıtımı pek de iyi olmayan pencere camlarının ardından bakmak. Böylece, ejder nefesi gibi yakan keskin barut kokusundan burnumuzu da esirgemiş oluyoruz.

    Evet, burası barutun anavatanı... Gökyüzüne maytaptan uzay gemisi taşıyan rokete kadar herşeyi gönderen Çin'de geleneksel Yılbaşı kutlamaları başladı. Birkaç gün içinde Tavşan Yılı'nı idrâk edeceğiz.

    "Bahar Bayramı" adıyla da anılan yılbaşı, Çin'in en önemli tatili. Çinliler, "Guo nian", yani "yılın geçişi" dedikleri bu bayramda nerede olurlarsa olsunlar, iki elleri kanda bile olsa, muhakkak ailelerine kavuşmaya çalışıyor. Yılbaşında bütün aile "kavuşma yemeği" yiyor, herkes birbirine hediyeler veriyor.

    "Bahar Bayramı" denince benim aklıma Nisan-Mayıs ayları geliyor. Oysa Beijing'de Ocak-Şubat aylarında hâlâ zemherî soğukları hüküm sürüyor. Öyleyse, bu aylara denk gelen yılbaşına neden "Bahar Bayramı" denir? Bunu anlamak için baktığım birkaç kaynakta, "Bahar Bayramı gelince doğa da canlanmaya başlar" gibi harcıalem açıklamalardan başka birşey bulamadım. Sorduğum Çinli dostlarım da aynı şeyleri tekrarlayıp tatmin edici bir açıklama yapamadı. Doğru, baharda doğa canlanmaya başlar, ama en azından Beijing için konuşacak olursak, daha vakit erken. Sonra, yanlış hatırlamıyorsam, önceki yıl en kötü meteorolojik afetler, bu sözde bahar aylarında olmuştu.

    Gelgelelim, Çin kocaman ülke, tarihi de uzun; herhalde, gelenek önce daha güney enlemlerinde ortaya çıktı, sonra ülkenin kuzeylerine yayıldı. Güneylere cemreler belki bu aylarda düşmeye başlıyordur! Eski bilgeler işlerini bilir, vardır muhakkak bir hikmeti… Üstelik, 1929 yılında yapılan Takvim Reformu'na kadar yürürlükte kaldığına göre, pratikte de iyi iş görmüş demek ki… Eski dünya görüşüne göre yapılan tasnifte, geleneksel takvim Yin, Gregoryen miladî takvim Yang sayılıyor. Yin, dişi öge olduğuna göre, doğurgan, yani verimli, işe yarayan bir takvim…

    Yılbaşı pek doğal olarak, geleneksel Çin takviminin birinci ayının birinci günü başlıyor. Eskiden, 15 gün sonra yapılan Fener Bayramı'na kadar sürermiş. Geleneksel Çin takvimi, Ay'ın evrelerine göre düzenlendiği için Kamerî Takvim olarak adlandırılıyor.

    Ne var ki, bu adlandırma tam doğru sayılmaz. Çünkü sadece Ay'ın hareketlerine göre hesaplanan takvimde bir yıl 355 gün sürüyor. Yani, Dünya'nın Güneş çevresindeki yörüngesinde bir kez dönüşüne dayalı takvime kıyasla 11 gün eksik; her dört yılda bir, eksik 12 güne çıkıyor. O yüzden, İslamî günleri belirlemekte kullanılan Kamerî Takvim'e dayalı Hicri seneyle Ramazan ayı, bir önceki yıla göre 11 gün erken başlıyor. Herkes çocukluğundan hatırladığı Ramazan davulcusunu dinleme zevkine, ancak 35 yıl sonra, yani artık aynı tadı alamadığı çağında kavuşuyor.

    Oysa Çin takviminde yılbaşı, hep aynı mevsimde oluyor. Tarih, miladî takvime göre, ancak bir aylık bir süre içinde değişebiliyor. Yılbaşı, 21 Ocak ile 20 Şubat arasında bir tarihe denk düşüyor.

    Bunun nedeni Kamerî Takvim'in Güneş ile ilişkilendirilmiş olması. Baktığım kaynaklarda buna yabancı dillerde "lunisolar" takvim adı veriliyor. Türkçeye, "Kamerî-Şemsî Takvim" diye çevirebiliriz.

    Adlandırma önemli sayılmayabilir, önemli olan bu takvimde Ay ile Güneş'in, yani Yin ve Yang ögelerinin birleşip bir uyum oluşturmuş olması.

    Büyük Çin tarihçisi Sima Qian'in "Tarihsel Kayıtlar"ına göre, Xia hanedanı zamanında yeni yıl kış gündönümünden sonraki ikinci Yeni Ay'da başlarmış. Han hanedanına mensup İmparator Wu zamanından beri, yani 2 bin yılı aşkın bir süredir, yılın başlangıcı için ölçü bu olmuş. Sima Qian yılın başlangıcını Xia hanedanıyla böyle ilişkilendirdiği için, gelenesel Çin takvimine "Xia Takvimi" de deniyor. Bir başka ismi de "Tarım Takvimi". Çünkü, tarımsal etkinlikler bu takvime göre yürütülürmüş.

    Geleneksel takvime ilişkin en eski kayıtlar, Çin tarihinin belgelenmesi açısından çok önemli sayılan "Kehânet Kemikleri"nde bulunuyormuş. Eskiden imparatorlar önemli bir işe kalkışacakları zaman, talihlerinin yâver gidip gitmeyeceğini kâhinlere danışırmış. Kâhinler hayvan kemilkeri veya kaplumbağa kabuğunu ateşe tutar, ısının etkisiyle oluşan çatlakların şekline göre sonucu bildirirmiş. Kehânetin dediği gibi yapılan işin sonucu da kemiğe kazınarak kaydedilirmiş. Yakın dönemde bulunan bu kemiklerde olaylar Xia Takvimi'ne göre yazılmış.

    Geleneksel Çin takviminde her ay bir hayvanın adıyla adlandırılıyor. Tek istisna, doğada bulunmayan mitolojik yaratık ejder. Yıllar da, aylara adını veren bu hayvan cinsleriyle sayılıyor. Yani, her 12 yılda bir tekrar aynı yıla dönülüyor.

    Takvimde yılın ilk ayı fare. Bunu sırasıyla, öküz, kaplan, tavşan, ejder, yılan, at, keçi, maymun, horoz, köpek ve domuz izliyor. Tabiî, aynı sıra yıllar için de kullanılıyor. 2008 fare, 2009 öküz, 2010 kaplan yılıydı Yani bu yıl, 12 burçlu çevrimin dördüncü konağındayız. 2020 yılında tekrar fare yılına döneceğiz. 2023 yine tavşan yılı olacak.

    Çin takvimi aynı zamanda, herkesin doğduğu yıldaki hayvanın özelliklerine göre belirlendiği varsayılan bir fal sistemi de oluşturuyor. Bu sistemin nasıl oluştuğu kesin olarak bilinmediği için, muhtelif efsanevî rivayetler var.

    Rivayetler bir kenara bırakılacak olursa, 12 hayvanlı takvimin kökeni kesin olarak bilinmiyor. Ama tarım ve hayvan yetiştiriciliğine dayalı eski hayatı düzenlemekte çok kullanışlı olduğu için, sadece Han milliyetinden Çinlilerce değil, öteki milliyetlerin mensuplarınca da benimsenmiş. Hatta Çin sınırlarını aşarak diğer Güneydoğu Asya ülkelerine de yayılmış.

    Türk kültür tarihiyle ilgili bazı kitaplarda, İslam dinini kabul etmeden once Türklerin de 12 hayvanlı bir geleneksel takvimi olduğu belirtiliyor. İslamiyet öncesi dönemlerde Türklerin Çin ile yakın ilişki içinde olduğu hatırlanacak olursa, böyle olması son derece akla yakın.

    Çin takviminde ya da burçlar kuşağında en önemli şey, bir insanın doğduğu yıl. Yani eski takvime göre doğum günü yok, doğum yılı var. 12 yıllık çevrim sürekli olduğu için doğum yılları 12, 24, 36, 48, 60, 72, 84 ve daha ileriki yaşlarda kutlanıyor.

    Doğum günlerinde bir yaş daha yaşlandığı için hüzünlenenlere Çin sistemine geçmelerini öneririm. Yalnız, önceden bir uyarıda bulunmam gerek: Doğum yılları biraz uğursuz sayılıyor. O yıllarda bir tekinsizliğe uğramamak için dikkatli olmak gerekiyormuş. Bunun tek istisnası 60'ıncı yaş. O zaman insan bilgelik çağına eriştiği için özel kutlamalar yapılıyormuş.

    Tekrar rengârenk havai fişeklere dönersek... O göz okşayan güzelliklere kulak tırmalayan seslerin eşlik etmesi sorununu da Çinlilerin günün birinde çözeceklerini umuyorum. Bilimel ve teknolojik alanda hızlı adımlar atmaya başlayan Çinliler,kanımca günün birinde görsel uyuma işitsel ahengin eşlik ettiği maytap gösterileri de düzenleyebilir. O zaman maytap sesleri kulağımıza Beijing Filharmoni Orkestrası'nın konserleri gibi gelebilir.

    İyi yeni yıllar. Xin Dian Kuai le!

İlgili Haberler
Yorumunuzu Gönderin
Çin-Türkiye ilişkilerinde yeni kilometre taşı
Çin-Türkiye ekonomik ilişkilerinde yeni bir dönem başlıyor. Türk Lirası, Çin finans dünyasına ayak bastı.
Çinli kulüpler büyük transferlerine devam ediyor

Chelsea'nin yıldız orta saha oyuncusu Oscar, 60 milyon avroya Çin'e gelmeye hazırlanıyor. Peki Çinli kulüpler yabancı futbolcular için ne kadar para ödüyor? Bu sorunun cevabı ve haftanın ekonomi gündemine genel bir bakış için Ekodiyalog'a kulak verin.

Diğerler>>
Çin'de 2016'da neler konuşuldu? (1) (Çin Mahallesi)
Çin'de 2016 yılında gündemde neler vardı? Çinlilerin en çok dikkatini çeken gelişmeler nelerdi? Çin Mahallesi'nin sakinleri, 2016'yı nasıl geçirdi?
Çin'in 5. büyük icadı 24 Sezon nedir? (Çin Mahallesi)
Çinlilerin günlük hayatına yön veren bir takvim sistemi olan 24 Sezon'a kâğıt, pusula, matbaa ve baruttan sonra Çin'in 5. büyük icadı diyenler de var. UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'ne alınan 24 Sezon, bir kez daha gündemde.
Diğer>>
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (07-01-2015)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (19-11-2014)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (05-11-2014)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (08-10-2014)
• Biliyor Musun Bilmiyor Musun (24-09-2014)
Diğer>>
Anket
Soru-Yanıt
  • Nükleer Güvenlik Zirvesi'nde Çin'in gücü ortaya kondu

  • Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping 31 Mart-1 Nisan günlerinde ABD'nin başkenti Washington'da düzenlenen ve dünyanın odaklandığı Nükleer Güvenlik Zirvesi'ne katıldı.
    Diğer>>
    İzleyici Postası
  • Koyun yılınız kutlu olsun (Pınar Koçak)

  • Koyun Yılının en güzel müjdeler, en güzel sürprizlerle kapınızı çalması dileğiyle...
  • Çin kadınlarına (Ali Güler)

  • Düşlerimde gelir bir güzel bana, alır götürür beni uzak bir diyara...

    Diğer>>
    Linkler
    © China Radio International.CRI. All Rights Reserved.
    16A Shijingshan Road, Beijing, China