Hakkımızda | CRI  Hakkında | Eski Versiyonumuz
 
Türkler'den Çin'e Bakış | Ekonomi, Bilim ve Sağlık | Xinjiang | Çin Ansiklopedisi
Ana sayfa | Haber & Gündem | Kültür & Sanat | Yaşam Panoraması | Spor | Çin'i Gezelim | Çince Öğreniyoruz | Sanal Türk-Çin Dostluk Kulübü | Ankara Radyosu

Melda Mutafoğlu: "Çin, gerçekten çok büyük bir ülke"

(GMT+08:00) 2008-05-19 18:36:16 cri

Sevgili dinleyiciler, Melda Mutafoğlu'yla sohbetimizin ikinci bölümünden merhaba.

CRI- Çin'deki yaşamı nasıl gözlemliyorsunuz? Sizce, Çin halkı yaşama nasıl bakıyor?

M.M.- Çin halkı, açıkçası elindekilerle mutlu olmayı bilen bir halk gibi geldi bana. Türkiye'de insanlar, her şeyden sürekli olarak şikayet ediyorlar. Yaşam koşulları zor şu, bu, falan, filan. Ama, burada insanlar, yüz dolarla yaşayıp, ufak bir evde oturup, karnını doyurduktan sonra, hayatta mutlu olabiliyor. Onu gözlemledim. Belki onlar çok farklı düşünüyorlar ama, bu benim tamamen kişisel gözlemim.

CRI- Evet, evet. Dışarıdan bakıldığı zaman, hırslı bir toplum değiller gibi değil mi?

M.M. Evet değiller. Gerçi iş hayatında, böyle hani çok para kazanma konusunda, iş hayatına girdiğiniz zaman insanlarla karşılaşıyorsunuz tabii ki ama, normale yani standartta baktığımızda, Çin halkı, öyle çok hırslı bir halk değil. Herkes elindekiyle yetinebilen, mutlu olabilen, ailesiyle çıkıp gezen. Ben, Türkiye'de böyle bir şey görmedim. Gidiyorsunuz Çin restoranlarına, bütün Çin restoranları dolu. Ailece, arkadaşlarıyla insanlar gelmiş, yiyorlar, içiyorlar. Türkiye'de, ne bileyim, insanlar hafta bir ailesiyle çıkıp, bir Pazar günü ailece yemek yiyorlar. Burada, insanlar sürekli olarak çok az bir parayla bile, gidip istedikleri yerde yiyebiliyorlar. Yani öyle bir kültürleri var. Kendi ellerinde olanlarla mutlu olabiliyorlar.

CRI- Yaşamda hep dışarıda değil mi? İnsanlar sürekli dışarıda gibi Çin'de.

M.M.- Evet, hep dışarıdalar. Hep işte yemek yiyorlar, oraya gidiyorlar, parka gidiyorlar. Her yer insan dolu yani. Türkiye'ye gittiğimde biraz garipseyeceğim herhalde.

CRI- Tekstil sektöründe görev yaptığınızı ve hala da tekstille ilgilendiğinizi söylediniz. Peki Çinli hanımlar, sizce nasıl giyiniyor?

M.M.- Çinli hanımlar,açıkçası bence, giyinmeyi öğreniyorlar. Bana öyle geliyor. Çünkü, şu anda baktığımız zaman, çok fazla renk kombinasyonları olsun, stiller olsun çok fazla bilgileri ve zevkleri yok. Ama, onlara çok yakın olan, bir Kore var, bir Japonya var. Özellikle Kore'de bu sektör çok gelişmiş durumda, dizaynırlar ve yeni modeller konusunda. Bunları takip ediyorlar. Ben, onu da açıkçası pek beklemiyordur. Burada işte Kore mallarının satıldığı yerler var, insanlar onları takip ediyorlar. Bir kısım var, yani benim hocalarımdan falan, öğretmenlerimden takip ettiğim kadarıyla, onlar da çok böyle markalı ürünler giymeyi seviyorlar. Bunu bir statü olarak görüyorlar. Çok para kazanan insanlar, markalı ürünleri takip etmeye çalışıyor. Diğer insanlar da işte, pazarlardan alışveriş yapıyorlar, marketlerden alışveriş yapıyorlar. O insanların da açıkçası biraz zevklerinin geliştiğini düşünüyorum. Benim Çin'e ilk gelişim, dört sene evveldi. Dört sene evvel gördüğüm Çin'le, şu an ki Çin, arasında fark var. Gerçi Beijing, çok büyük bir yer tabii, diğer şehirlerle karşılaştırılmaz ama, burada gördüğüm alışveriş merkezleri olsun, marketler olsun, bu iş gelişiyor. Baktığınız zaman, bugün bütün Avrupa, Amerika gelip zaten Çin'de üretim yapıyor, bu tekstil konusunda. Kotaların da falan kalkmasıyla, Çin zaten bu konuda çok büyük bir güç oldu, olacak. Buradaki kadınlar da biraz onu takip ediyor, biraz etkisi yavaş, yavaş oluyor gibi geliyor bana. Onu görmek güzel bir şey.

CRI- Türkiye'de de yine tekstil sektörü içerisindeydiniz. Peki, Türklerin, Çin'deki tekstile bakışı nasıl?

M.M.- Türkler, Çin tekstiline ucuz tekstil diye bakıyor. Ama, her ülkede olduğu gibi, Çin'de de ucuz ve kalitesiz mal da var. Çok güzel kaliteli mal da var.

CRI- Arz ve talep burada da ortada.

M.M.- Aynen öyle. Yani, siz şirket olarak gidip, çok ucuz bir mal alıp, Türkiye'de gelip, bunu satıp hani rezil olabiliyorsunuz.

CRI- Ve suçu da Çin mallarına yükleyebiliyorsunuz.

M.M.- Aynen öyle. Çin malıdır, işte şudur, budur falan diye. Hatta, çok ilginç, şöyle durumlarla karşılaştık biz. Biz, tabii firma olarak buraya geldiğimizde çok ucuz mallardan almıyoruz. Gayet düzgün firmalarla çalışıyoruz, düzgün yerlerden mallar alıyoruz. Avrupa'da firmalara mal yapan, firmalardan alıyoruz. Türkiye'de bir kanun çıktı geçtiğimiz senelerde, tüketici kanunu kapsamında. Ürettiğiniz her ürünün üzerine, üretildiği ülkenin menşeini yazmanız gerekiyor. Biz de bu zorunluluktan dolayı, Çin'den aldığımız malların üzerine, Çin malı, Hindistan'dan aldığımız mallar üzerine, Hint malı yazmak zorunda kaldık. Biz bunu yazınca, müşteriden çok ciddi bir tepki aldık. Herkes yaptı. Türkiye'deki bütün tekstil sektöründeki firmalar yaptı. Fakat bayanlarda şu oldu. Çok beğendiği bir tişörtü aldığında, " aa bu Çin malı, acaba bunu giyersem, boyası beni kaşındırır mı, alerji olur muyum" gibi tepkilerle karşılaştık. Ama, onu aldıktan sonra, ne kadar doğru bir seçim yaptıklarını anladılar. Fakat, Türklerin böyle bir tepkisi var. Yani, bir milyonluk Çin malları mağazalarından dolayı.

CRI- Evet, önyargılar bir türlü yok edilemiyor.

M.M.- Aynen öyle. Dediğim gibi, bunu çok iyi yapan firması da var. Çok kötü yapan firması da var. İşte, yatırımcı olarak ve satın almacı olarak onu çok iyi belirlemek lazım. Müşteri, Türkiye'de ne istiyor, onu çok iyi bilmek lazım. Açıkçası bu bir takım önyargılarda yavaş, yavaş kırılacaktır diye düşünüyorum. Çünkü Çin, gerçekten çok büyük bir ülke. Çok fazla firma var, çok fazla imkanlar var. Bunları çok doğru değerlendirmek gerekiyor.

Sevgili dinleyiciler, Melda Hanım'la sohbetimizin üçüncü bölümüne, önümüzdeki hafta, aynı gün devam edeceğiz.

  İlgili Haberler
  Yorumunuzu Gönderin
Yayın Çizelgesi
Günlük Konuşma
• Ders 45 Kayıt yaptırmak
• Ders 44 Kaybedilen önemli belgeler için bildirimde bulunmak
• Ders 43 Kredi kartı kullanmak
• Ders 42 Havale yapmak
• Ders 41 Ödemek
Diğer>>
Tavsiye Edilen Programlar
• Çin döviz rezervleri ve Amerika
• Amerika'yı "kazanmak" stratejisi
• "Avrupa futbol takımları 18 yaşı altındaki yabancı futbolcuları almamalı"
• Çin Seddi'nde Beşiktaş kutlaması
• "Çıplak ayaklı doktorlar"dan köy hastanelerine
• Makam sanatının "ilkbaharı" için
• Dışlanan rejimlerle ilişkiler...
• An Lee, Booker ödüllüromanını peyaz perdeye aktaracak
• Almanya Badminton Açık Turnuvası'nda en büyük galibiyet Çin takımının
• "Çirkin ördek yavrusundan güzel kuğu"ya dönüşen halterci Chen Xiexia
Diğer>>
china radio international china radio international

© China Radio International.CRI. All Rights Reserved. 16A Shijingshan Road, Beijing, China. 100040