Xinjiang'daki imamlardan açıklamalar

  2020-11-06 16:38:34  cri

"Xinjiang'da camiler yok ediliyor mu?"

"Bölgedeki Müslümanların nazam kılma ve oruç tutma hakkı yok mu?"

...

Bu soruların cevaplarını, Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'ndeki imamlardan ve sıradan Müslüman vatandaşlardan dinleyelim.

Hizbidul Semet, Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi Kazak Özerk İli Tokkuztara ilçesine bağlı Gigrang kasabasında bulunan Oşakand Camii'nin imamı.

Semet, Batı medyasında ortaya çıkan "Çin hükümeti İslam dinini yok ediyor, hükümetin kabulünü almayan dini şahsiyetler tutuklanıyor" iddiasının asılsız olduğunu ve bu iddiaların Çin'i karalamayı amaçladığını söyledi.

Bir din görevlisi olarak söz hakkına sahip olduğuna dikkat çeken Semet, Çin hükümetinin İslamiyet'in sağlıklı gelişmesini teşvik eden çalışmalar yürüttüğünü söyledi.

Semet, "Sözde 'tutuklanan dini şahsiyetler', aslında din görevlileri değil, bunlar, İslamiyet bayrağı altında dini aşırıcılık düşüncesini yaymaya çalışan, bölücülük ve şiddet olaylarını gerçekleştiren suçlulardır. Bu kişiler, Müslümanların halis dini duygularını sömürerek, aşırıcı düşünceleri yayma, İslamiyet'in dini öğretilerini kasten yanlış aktarma, laik düşünceler ve modern yaşam tarzını dine aykırı gibi gösterme ve kendilerince 'kafir' gördükleri kişilere saldırı girişimlerinde bulunmaktadırlar."

Semet, "Hukukla yönetilen Çin, dini bahaneyle işlenen suçlara göz yumamaz. Bu süreçte belli bir dinin hedefe alınması söz konusu değildir. Dini aşırıcılıkla mücadele dinlerin korunmasını amaçlıyor" ifadelerini kullandı.

Semet'in verdiği bilgiye göre, Xinjiang İlahiyat Fakültesi'nin İli Şubesi'ne her yıl 60'tan fazla öğrenci alınıyor. Buradan öğrenciler, mezun olunca din görevlisi olarak çalışıyor.

71 yaşındaki Bekri Yakup, Xinjiang'ın merkezi Urumçi'deki Yanghang Camii'nin yönetim ofisi başkanı. Yakup, yurt dışında yayılan "Xinjiang'daki camiler yıkılıyor" söylentisini ilk kez duyduğunda çok şaşırdığını, bunun sahte bir haber olduğunu söyledi.

Yakup, şu bilgileri paylaştı:

"Xinjiang'daki camilerin büyük bir kısmı 1980'li ve 1990'lı yıllarda veya daha eski zamanlarda inşa edildi, çoğu topraktandı. Xinjiang'da kentleşme sürecinin ilerlemesiyle yerel yönetimler, Müslümanların başvurularına göre bazı camileri yeniledi, bazıları taşındı, bazıları genişletildi, camilerdeki koşullar iyileştirildi. 1897 yılında inşa edilen Yanghang Camii sadece Uygur ve Hui gibi yerli Müslüman yurttaşlara değil, yabancı Müslüman ziyaretçileri de kabul ediyor."

Abduşükür Rehmutullah, Çin İslam Derneği Başkan Yardımcısı, aynı zamanda 18 yıldır Urumçi'deki Ak Cami'nin imamıdır. Rehmutullah, Çin'de dini inancın her vatandaşın seçeneğine bağlı olduğunu, hiç kimsenin dini inancı nedeniyle adaletsiz muamele görmediğini belirtti.

Rehmutullah, Xinjiang'da her caminin mülkiyetinin yasalara göre koruma altında olduğunu, çalıştığı caminin 32 bin metrekare alana sahip olduğunu, hükümetin desteğiyle su, elektrik gibi imkanların iyileştirildiğini kaydetti.

Rehmutullah, Xinjiang'da normal dini faaliyetlerin ve İslamiyet'le ilgili yayınların da güvence altında bulunduğunu vurguladı.

1982 yılında kurulan Xinjiang İlahiyat Fakültesi, 2017 yılında İli, Urumçi ve Aksu gibi bölgelerde 8 şube açtı. 9 fakülte 3 bin kişi kapasiteli bir okul burası. Fakültelerde okuyan öğrencilere yardım fonu ve burs sağlanıyor. Öğrencilerin yüzde 90'ı her yıl 4 bin ile 8 bin yuan maddi yardım alabiliyor.

Xinjiang'ı en iyi İslam ülkeleri izliyor. Bölgenin Müslüman ülkelerle temasları artıyor. Bölgeye sürekli Müslüman ülkeler dahil yabancı ülkelerden konuklar davet ediliyor. Uluslararası örgütlerin ilgili toplantılarında, Batı kaynaklı dezenformasyonlara rağmen pek çok Müslüman ülkenin Çin'in yanında yer alması, bu ülkelerin bölgeyle olan doğrudan temaslarıyla da alakalıdır.

Urumçi'de Ninanzigou Camii'nin imamı Bai Shengfu, aynı zamanda Xinjiang İlahiyat Fakültesi'nde ders veriyor. Bai, Xinjiang yönetiminin din görevlileri yetiştirme çalışmasına büyük önem veriyor. Bai, Xinjiang İlahiyat Fakültesi'nde dini bilgiler dersi vermekten gurur duyduğunu dile getirdi.

Aksu kentindeki Reşit Camii'nin imamı Musa Yasin, normal günlerde 100 kişinin camide namaz kıldığını, Cuma namazı kılanların sayısının 300'ü aştığını söyledi. Yasin, dini özgürlüğü sınırlama meselesi olmadığını aktardı.

Batılı medyada görülen Xinjiang'da oruç tutma yasağı söylentisine ilişkin olarak, Turfan'da oturan Niyaz Abiti adlı bir vatandaş, bunun gerçek dışı olduğunu, Ramazan ayında Müslümanların kendi durumlarına göre oruç tutup tutmayacağına karar verdiğini, bu ay camilerde hükümetin gönderdiği sağlık çalışanlarının sağlık hizmetleri de sağladığını anlattı.