"Avustralya-Çin ayrışması kimseye fayda getirmeyecek"

  2020-06-15 11:05:49  cri

Avustralya Sidney Teknoloji Üniversitesi ve Doğu Asya Forumu tarafından kısa süre önce yayımlanan raporlarda, Çin ekonomisiyle bir ayrışma yaşamanın Avustralya'ya herhangi bir fayda getirmeyeceği vurgulandı.

Raporlarda, Çin'in salgının etkisinden hızla kurtularak ekonomisini yeniden canlandırmasının tüm dünyaya güç kazandıracağı belirtildi.

Son günlerde bazı Avustralyalı medya kuruluşları ve siyasetçiler, ülkenin ekonomik açıdan Çin'e aşırı bağımlı olmaması, Çin'den "kopması" gerektiğini savunuyor.

Buna karşın, Sidney Teknoloji Üniversitesi Çin-Avustralya İlişkileri Araştırma Enstitüsü'nün raporunda, ticari açıdan Çin'le ayrışma yaşamanın "sadece Avustralyalıların gelirlerinin ve iş fırsatlarının azalmasına yol açacağı" kaydedildi.

Raporda, Avustralya Dışişleri ve Ticaret Bakanlığı'nın verilerine göre, son 10 yılda Avustralya'nın ihracatında yıllık 180 milyar Avustralya Doları (AUD) artış görülürken, bunun yüzde 60'ı Çin ile yapılan ticaretten kaynaklandığına dikkat çekildi.

Raporun yazarlarından Çin-Avustralya İlişkileri Araştırma Enstitüsü Genel Direktörü James Laurenceson, Çin ile ekonomik temasları güçlendirmenin Avustralya'nın ulusal çıkarlarına faydalı olduğunu kaydetti.

Laurenceson, "Çin'in ekonomik gelişmesi, tüm dünya için son derece önemli. Çin, son 10 yıldır, hatta daha uzun süredir dünya ekonomisine önemli katkılar sağladı. Küresel ekonomik büyümenin üçte biri Çin'den kaynaklandı. Avustralya da bu durumdan fayda gördü ve görmeye devam edecek. Eğer Çin'in katkısı olmazsa küresel ekonomi ciddi darbe alır. Veriler, Çin ekonomisinin salgının etkisinden kurtulmaya başladığını gösteriyor." diye konuştu.

Avustralya'nın önde gelen ekonomi uzmanlarından olan ve Çin ekonomisi hakkında 25 yıldır araştırmalar yapan Jane Golley de Laurenceson ile aynı fikirde.

Jane Golley, "Avustralya'daki iş çevreleri, hatta her Avustralyalı, uzun yıllardır Çin'in kalkınmasından fayda gördü. Ancak bazı medya organları ile düşünce kuruluşları, Avustralya'nın Çin'e aşırı şekilde bağımlı olduğunu iddia ediyor ve Çin'le ayrışma yaşanmasını destekliyor. Avustralya'nın, en büyük müttefiki ABD ve en büyük ticaret ortağı Çin arasındaki ilişkilerde dalgalanma yaşanırken hangi tercihleri yapacağı önemli. Sayısız olgu, güçlenen Çin ekonomisinin Avustralya için hayati önem taşıdığını kanıtlıyor. Çin ekonomisi, salgın nedeniyle yavaşlasa da salgının etkilerinin hızla azalması, Avustralya'nın sürdürülebilir kalkınması için de çok sayıda fırsat getirecek." ifadelerini kullandı.

Avustralya merkezli Doğu Asya Forumu tarafından kısa süre önce yayımlanan bir raporda da Çin ekonomisiyle bir ayrışma yaşanırsa tüm dünyanın ağır bedeller ödeyeceğinin altı çizildi.

Raporda, artan ekonomik temasların Çin ve Avustralya'nın ortak çıkarlarına uyduğu belirtildi.

James Laurenceson, söz konusu raporu olumlu değerlendirerek, Avustralya'nın Çin ile işbirliğini yoğunlaştırması gerektiğini vurguladı.

Çin'in inovasyon yolunda ilerlediğini, bu süreçten Avustralya'nın da fayda göreceğini dile getiren Laurenceson, "Çin, son derece doğru bir ekonomik kalkınma planı hazırladı. Örneğin, Çin çok net bir şekilde biliyor ki, millî geliri artırmak için teknolojik ilerlemeye yoğunlaşmalı ve üretim gücünü artırmalı. Çin, eski kalkınma tarzlarının artık işe yaramadığının farkında. Bu nedenle Çin ile işbirliği yapan ülkeler, Çin'in kalkınma modelini değiştirmesinden fayda görecek. Çin'in kalkınma planı, dünya ekonomisinin canlanmasına dinamizm katacak." dedi.