Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi Kalkınma Deneyimi

  2017-07-11 15:54:53  cri

Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi, Çin'in kuzeybatısında yer alan önemli bir ekonomik merkez, enerji havzası ve ülkenin Avrasya coğrafyasına geçişini sağlayan jeostratejik bir bölgedir. Nitekim, Orta Asya-Çin doğalgaz ve petrol boru hatları ve Batı Çin-Batı Avrupa hattı da bu bölgenin topraklarından geçmektedir. Verilere göre, Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'nin petrol rezervleri yaklaşık 5,6 milyar ton, doğalgaz rezervleri yaklaşık 1,4 trilyon metreküp olarak hesaplanmıştır. Bunların içinde bölgedeki petrol rezervleri Çin'in toplam petrol rezervlerinin yüzde 30'unu ve doğalgaz rezervleri yüzde 34'ünü oluşturmaktadır. Bölge uranyum, kömür, bakır, demir, altın ve gümüş gibi madenleri de barındırmaktadır. Bölgedeki kömür rezervleri 2,19 trilyon ton olarak, ülkenin toplam kömür rezervlerinin yüzde 40'ına karşılık gelmektedir.

Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi, ekonomik kalkınmaya yönelik odağını yıllardır sürdürmektedir. Yaşam standartlarını iyileştirmek, yerel ekonomiye katkıda bulunmak ve dayanışmayı desteklemek için çaba göstermektedir. Çin Halk Cumhuriyeti'nin kurulmasından önce Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'ndeki ekonomi büyük ölçüde ilkel düzeyde sürdürülen tarıma bağlı idi. Tarımda feodal üretim ilişkileri egemendi ve tarım arazilerinin çoğu toprak sahiplerine aitti. Toplam yerel nüfusun yüzde 93'ünü oluşturan köylü halk, ilkel düzeyde tarım faaliyeti ile geçimini sağlıyordu. Sanayi sektörü yoktu ve ekonomik gelişme düzeyi son derece geriydi. Çin Halk Cumhuriyeti'nin kurulmasından sonra Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi kalkınma konusunda önemli adımlar attı ve bölgede aşamalı olarak modern bir tarım sistemi ve kapsamlı bir üretim sektörü kuruldu. Bugün Xinjiang bir enerji üretim merkezi olmanın dışında, imalat sanayi ve hizmet sektörlerinin de geliştiği, giderek daha fazla teknoloji yoğun hale gelen bir bölgedir. 2015 yılının verilerine göre, bölgedeki tarım sektörünün GSYİH'deki payı yüzde 16,7, sanayi sektörünün payı yüzde 38,2 ve hizmet sektörünün payı yüzde 45,1 düzeyinde gerçekleşmiştir. Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'nin ekonomisinde petrol sanayii, demir dışı metaller sanayii, elektrik sektörü, kimya endüstrisi, demir ve çelik sanayii, kömür endüstrisi, tekstil endüstrisi, makine ve ekipman imalatı, tarımsal gıda sanayi ve inşaat malzemeleri sanayii öne çıkan sektörlerdir. Hâlihazırda Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'nde 74 endüstriyel şehir ve ilçe, Kaşgar ve Horgos (Korgas) özel ekonomik bölgeleri, 29 ulusal liman ve uluslararası yük taşımacılığı için kullanılan 2 havalimanı bulunmaktadır. Şu anda bölgede 94 sanayi bölgesi ile farklı teknoloji ve ekonomi gelişme bölgeleri bulunmaktadır.

Tablo 1: Xinjiang'daki Teknoloji ve Ekonomi Gelişme Bölgeleri

• Bole Sınır Ekonomi İşbirliği Bölgesi

• Shihezi Sınır Ekonomi İşbirliği Bölgesi

• Tacheng Sınır Ekonomi İşbirliği Bölgesi

• Urumçi Ekonomi Ve Teknoloji Gelişme Bölgesi

• Urumçi İhracat Merkezi

• Urumçi Yeni Yüksek Teknoloji Endüstri Gelişme Bölgesi

• Yining Sınır Ekonomi İşbirliği Bölgesi

Dengeli ve planlı ekonomik gelişmenin sağlanması Çin Halk Cumhuriyeti'nin kurulduğundan günümüze takip etmeye çalıştığı bir ilke olmuştur. Çin 1955-1978 yılları arasında Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'ne toplam 7,19 milyar yuan finansman sağladı. Lanzhou-Urumçi Demir Yolu, Karamay ve Tarım petrol sahaları dahil bölgedeki birçok önemli altyapı ve diğer endüstriyel proje bu büyük devlet fonlarıyla tamamlandı. Xinjiang'ın kalkınma deneyimi Çin reformu ve dışa açılma dürtüsünün başladığı 1978'den beri artarak devam ediyor. Ekonomik reform, 1980'li ve 1990'lı yıllarda doğu kıyısında yoğunlaştı ve ekonomik büyüme bölgeler arasındaki gelir farklarının artmasına neden oldu.

Xinjiang bölgesinin kalkınma sorunları, ülkenin Kuzey Batı bölgesinin kalkınma sorunlarından bağımsız düşünülemez. Kaynak açısından zengin olsa da, Kuzeybatı, ekonomik büyüme ve gelişme açısından doğu kıyısından daha geride yer aldı. 2014'te, Kuzeybatı bölgelerinin GSYİH'leri toplamları, ulusal GSYİH'nin yüzde 6'sını oluşturuyordu. Buna karşılık, kıyı bölgesinde yer alan örneğin Guangdong'un GSYİH'si, ulusal GSYİH'nin yüzde 11'i düzeyindeydi. Bu nedenle Çin devleti 2000'li yıllardan itibaren Kuzey Batı bölgelerini kalkındırmak için bölgesel kalkınma politikaları uygulamaya koydu. Bunlardan ilki "Batı Kalkınma Girişimi" idi. Günümüzde ise, İpek Yolu Ekonomik Kuşağı ve 21. Yüzyıl Deniz İpek Yolu projelerinden oluşan Çin Devlet Başkanı Xi Jinping 7 Eylül 2013'te Kazakistan Nazarbayev Üniversitesi'nde yaptığı bir konuşmada dile getirdiği Bir Kuşak-Bir Yol Girişimi bölgenin kalkınmasının anahtarı konumunda bulunuyor. Projenin, ekonomileri 21 trilyon dolara ulaşan kuşak güzergâhı üzerindeki 65 ülkenin ekonomik ve kültürel hayatına canlılık kazandırması beklenmektedir. Kazakistan, Pakistan ve Moğolistan ile sınır komşusu olan Xinjiang bölgesi Bir Kuşak Bir Yol Girişimi ticaret ve lojistik merkezi konumunda. Örneğin Kuşak ve Yol girişiminin önemli bir alt projesi olan "Çin-Pakistan Ekonomik Koridoru" kapsamında Çin, Xinjiang bölgesinde yer alan Kaşgar'dan Gwadar'a 3218 kilometrelik bir yol inşa edecek ve Orta Asya, Güney Asya ve Ortadoğu'yu birbirine bağlayan bir noktada yer alan Gwadar Limanı'na ulaşacak. Çin hükümeti, Çin-Pakistan Ekonomik Koridoru'nu ve Güney-Batı Asya ve Avrasya ticaret yollarıyla lojistik kanallarını güçlendirerek, bölgenin ekonomisine yönelik yeni bir kalkınma modeli geliştirmektedir. Bu nedenle bölgeye yönelik yoğun altyapı yatırımları yapılıyor. 2017 yılında altyapı için 1,5 trilyon yuan (218 milyar dolar) harcama yapılması planlanıyor. Bu yatırım planı içinde yollara 200 milyar yuan, demiryolu ağına 34,7 milyar, başkent Urumçi'deki havalimanını yenilemek için 14,4 milyar dolar bütçe ayrıldı. Bölgede su tahliye, güç iletim ve bulut bilgi işlem gibi projelere de 227 milyar yuan üzerinde yatırım yapılması planlıyor. Ayrıca Çin-Kazakistan sınırındaki bir kara limanı olan Urumçi ile Horgos'u birbirine bağlayan hızlı bir demiryolu projesi üzerinde de çalışılıyor.

Xinjiang'ın kalkınma sürecinin anlaşılmasında "Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'nde Etnik Eşitlik, Dayanışma ve Kalkınmaya Tarihî Tanıklık" başlığını taşıyan rapor önemli ipuçları sunuyor. Raporda yer alan verilere göre Çin son 60 yılda bölgeye yaklaşık 1,7 trilyon yuan (266,6 milyar ABD doları) yatırım yapmış. 1980'li yıllarda Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi ile ülkenin diğer bölgelerinden 100'ün üzerinde yüksek öğretim kurumu arasında bir iş birliği programı başlatıldı ve toplam kayıtlı kişi sayısı 800'den 6.800'e yükseldi. 2014 yılında Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'ndeki etnik azınlık kökenli toplam 54.000 öğrenci bu kurumlarda kayıt yaptırdı; ayrıca özerk bölgeye 21.000 üniversite ve iki senelik enstitü mezunu kazandırıldı.

Refahın ve ekonomik gelişmenin önemli göstergelerinde biri olan gelirin bölgedeki değişimi ise Tablo'2'de sunulmaktadır. Xinjiang'ın GSYH'si 1978'den beri yükselerek 3,9 milyar yuandan 2016'da 961,7 milyar yuana ulaştı. Aynı dönemde kişi başına düşen gayrisafi yurt içi hâsıla da 313 yuandan 40.427 yuana yükseldi. Kişi başına düşen harcanabilir gelir, kentte yaşayanlar için 319 yuandan 28.463 yuana kırsal bölgede yaşayanlar için ise 119 yuandan 10.183 yuana çıktı.

Tablo 2: Xinjiang Bölgesel Gelir Değişimi

1978-2016 (Yuan)

1978 2016 1978-2016 Ortalama Yıllık Büyüme Hızı

GSYH 3,9 milyar 961,7 milyar %6,9

Kişi Başına GSYH 313 40.427 %10,5

Kişi Başına Düşen Harcanabilir Gelir (Kent) 319 28.463 %10,1

Kişi Başına Düşen Harcanabilir Gelir (Kır) 119 10.183 %9,1

Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'ndeki kalkınma deneyimi incelendiğinde ekonomik yapının istikrarlı bir şekilde iyileştiği ve altyapının gittikçe daha eksiksiz hale geldiği gözleniyor. Batı bölgelerinin genelinde olduğu gibi Xinjiang da doğu sahillerine göre göreli olarak daha geri konumda bulunuyor. Ancak özellikle Kuşak ve Yol Girişimi bölgenin hızla gelişmesine bir üretim ve lojistik merkezine dönüşmesine büyük katkı yapacak.