Bitkin bir düşman için sükunetle bekle

Bir diğer savaş hilesine işaret eden bu söz ilk bakıldığında kendi içinde çelişkiye sahip gibi görünüyor. Beklemenin düşman karşısında zamanı boşa harcama tehlikesi hatırlatıyor. Ve doğrudan saldırının kesin zafere götüren bir hamle olacağı düşünülebilir.

Ancak doğrudan saldırı, düşmanı zor durumda bırakmanızın tek yolu değildir. Misal eğer savaş için zaman ve yer seçilebilirse, oraya erkenden ulaşıp iyi bir hazırlık yapılıp, dinlenilebilir. En avantajlı pozisyon sizin tarafınızdan alınmışken düşman daha avantajlı bir pozisyon bulmak için araştıracak ve boşuna çaba sarfedip kendisini bitkin düşürecektir. Sonuç olarak yaklaşan savaşta eli en iyi olan siz olacaksınız.

Çin'de bu stratejiyi tanımlayan birçok hikaye bulunuyor. Bu öykülerden birine Çin'deki Büyük Yaşam'da değiniyoruz.

Savaşan Devletler Dönemi'nin (M.Ö. 475-M.Ö. 221) sonlarına doğru Qin devleti, genç generali Li Xin'i Chu devletine akınlar düzenlemesi için gönderdi. İlk başta Li bir dizi muharebeyi kazandı ve Chu devletine ait birçok kasabaya el koydu. Ancak daha sonra Chu birlikleri tarafından çevresi sarılan Li'nin ordusu bozguna uğradı ve genç general zar zor kaçabildi.

Birkaç yıl sonra Qin devletinin hükümdarı emekli general Wang Jian'i 6 yüz bin askerden oluşan bir orduyu yönetmesi için huzuruna çağırdı. General Wang bu görevi kabul etti. Hükümdarın amacı yeniden Chu devletine akınlar düzenlemekti.

General Wang, Chu devleti sınırı boyunca askerlerini konuşlandırdı, savunma için siperler kazdırdı ve mevzileri güçlendirdi. Bu sırada general birliklerine her gün eğitim yapmalarını, iyi uyumalarını ve iyi yemek verilmesini emretti.

Chu devleti, Qin birliklerinin olası bir saldırısına karşı kendi ordusunu sınırda yüksek alarm seviyesinde konuşlandırdı.

İki devlet arasındaki mühimmat dolgusu sınır boyunca 12 ay süreyle devam etti. Bu süre içinde Qin birlikleri iyi hazırlandı, dinlendi ve eğitim aldı. Ama diğer yandan gece gündüz tutukları nöbetlerle bitkin düşen Chu birliklerindeki askerler teyakkuz halinden gitgide uzaklaşıp gevşemeye başladılar.

Hatta Qin askerlerinin sınır boyunca mevzilenmesinin savunma amaçlı olduğuna inanmaya başladılar.

Sonunda Chu ordusu sınırdan geri çekilmeye başladı. Bu vaziyeti gören general Wang, morali bozulan Chu birliklerine karşı Qin ordunusuna tüm kuvvetleriyle saldırı emri verdi. Chu askerleri herhangi bir direniş göstermeden kaçmaya başladı.

Qin birlikleri süratle Chu devletini boydan boya fethetti, başkenti ve Chu devleti imparatorunu ele geçirdi.

Düşmanın moralini bozmanın savaş meydanlarındaki önemine vurgu yapan bu öyküde usanmış ve ümidini kaybetmiş birliklerin sayısı fazla olsada etkisinin sınırlı olacağı anlatılıyor. Bunun için sükunet içinde bekleyip bir yandan iyi hazırlanıp morali yüksek tutmak önemli bir savaş taktiği olarak karşımıza çıkıyor.