|
|||||||||||||||||||||
|
Çin Halk Cumhuriyeti'nin 1 Ekim 1949'da kurulmasından sonra Çin merkezi hükümeti, Tibet yerel yönetimiyle 23 Mayıs 1951 tarihinde Beijing'de "Tibet'in Barışçı Kurtuluşu Yöntemlerine İlişkin Anlaşma"yı imzaladı. Böylece Tibet, barışçı kurtuluşuna kavuştu.
Tibet'in barışçı kurtuluşuna kavuşmasını izleyen birkaç yılda bölgedeki feodal toprak kölelik toplumunun yapısı yine sürdürülmüştü. Çin merkezi hükümeti, 1955 yılının Mart ayında Çin lideri Mao Zedong'un önerisi üzerine ve Tibet'teki iki dini liderin de kabulüyle Tibet Özerk Bölgesi Hazırlık Komisyonu'nun kurulmasını kararlaştırdı. Dalai Lama, komisyonun başkanlığına, Pançan Lama da birinci başkan yardımcılığına atanarak Tibet bölgesinde bölgesel etnik özerklik yönetiminin uygulanmasıyla ilgili hazırlık çalışmalarını üstlendiler.
Ancak Tibet'teki üst düzey yönetici kademesinde yer alan bazı kişiler, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) dahil dış güçlerin desteği altında bölgede silahlı isyan başlatarak Tibet'i Çin'den koparma girişimine başladılar. Bir avuç kişinin başlattığı bu silahlı isyan, Tibet'teki milyonlarca toprak kölesinin kaderini değiştirdi. İsyanın yatıştırılmasından sonra merkezi hükümet, eski Tibet yerel hükümetini dağıttı.
Çin merkezi hükümeti, 1959 yılının Haziran ayından itibaren Tibet'te iki yıl süresiyle demokratik reform gerçekleştirdi. Reformun ana içerikleri arasında toprak köleleri ve aile kölelerinin toprak sahipleriyle olan bağımlılığının ortadan kaldırılması, isyana katılan bir avuç soylu, üst düzey budist rahibi ve toprak sahibinin bütün mallarına el konularak eski toprak kölelerine dağıtılması yer alıyordu.
Demokratik reformun uygulanmasıyla Tibet halkı, Çin'in diğer kesimlerinde yaşayan vatandaşlar gibi eşit siyasi haklara sahip oldu. Özgürlüğe kavuşan toprak köleleri ve diğer köleler, 1961 yılında ilk kez seçme ve seçilme haklarıyla tanışarak ilçe ve nahiye yönetimlerini kendi iradeleriyle seçtiler. Tibet Özerk Bölgesi'nin 1965 yılının Eylül ayında kurulmasıyla özgürlüğe sahip olan toprak köleleri, bölgenin her kademedeki yönetim organlarında görev yapmaya başladılar.
Tibet Özerk Bölgesi'nin kurulması, Tibet halkının kendi kaderini tayin hakkına sahip olup Çin'deki bütün kardeşleriyle birlikte sosyalist gelişme yolunda ilerlemesinin simgesi olarak kabul ediliyor.
© China Radio International.CRI. All Rights Reserved. 16A Shijingshan Road, Beijing, China. 100040 |