ÇİN ULUSLARARASI RADYOSU
China Radio International
Çin Haberleri
Türkiye Haberleri
Dış Haberler

Çince Öğreniyoruz

Çin'de azınlık milliyetler

Türklerin gözüyle Çin

Spor

Bilim ve Sağlık
(GMT+08:00) 2007-07-25 17:36:59    
Xinjiang bozkırlarında önemli arkeolojik keşifler

cri
    Tarihi İpek Yolu'nun önemli bir kavşağında yer alan Xinjiang, tarihte bir çok medeniyete ev sahipliği yaptı. Bölgenin özgün coğrafi konumu ve kurak iklimi sayesinde bu medeniyetlere ait sayısız yer altı ve yer üstü eserleri, varlıklarını bugüne kadar sürdürebildi. Bu zengin varlıklar, Xinjiang'ın, özellikle Xinjiang'ın geniş bozkırlarının arkeologların cenneti haline gelmesini sağladı.

    Bugüne kadar yapılan arkeolojik çalışmalar sonucunda, Xinjiang'daki bozkırlarda çok sayıda antik kale, tapınak ve haberleşme kulesi kalıntısı ile eski taş anıt, insan heykeli ve kaya resimleri bulundu. Bunlardan taş insan heykelleri, kaya resimleri ve üzerinde geyik motifi bulunan dikili taşlar, Xinjiang'ın bozkırlarında gelip geçen göçebe milliyetlerin medeniyetlerinin en tipik örnekleri olarak kabul ediliyor. Bozkırlardaki eski mezarlardan çıkarılan her türlü üretim ve yaşam araç-gereci de, göçebe milliyetlerin kültürleri ile ilgili akademik çalışmalara önemli referans sağlıyor.

    Xinjiang'da bulunan taş insan heykelleri, genellikle granitten yapılmıştır. Mezarların önlerinde tek başına veya toplu halde duran taş insan heykellerinin hepsinin yüzleri doğuya dönüktür. Xinjiang'ın Çungarya Havzası çevresi ile Altay ve Tianshan Dağları'ndaki bozkırlarda bugüne kadar 200'den fazla taş insan heykeli bulundu. Malzemeleri, oyma teknikleri ve tasarımları arasında farklılık bulunmasına rağmen, bu taş insan heykelleri, antik çağlarda Avrasya bozkırlarında yaşayan milliyetler arasındaki kültürel bağları ortaya koyduğu gibi, tarih boyunca Çin'in bozkırlarında yaşayan insan topluluklarının toplumsal yapıları, düşünceleri, üretim ve yaşam biçimleri, din ve kültürleri hakkındaki araştırmalar için büyük değer taşıyor.

    Altay, Tianshan ve Altın dağlarında bulunan çok sayıda kaya resiminin tipik örnekleri ise, insanların doğurganlıa tapınmayla ilgili ritüellerini gösterenler oldu.

    Coğrafyasının geniş, ikliminin kurak, nüfusun az olması nedeniyle Xinjiang, Çin'de en çok antik mezarın bulunduğu bir idari birim konumundadır. Tianshan Dağları'nın orta kesimindeki Ala ve Yur vadilerinde, Kaşgar Nehri'nin Nilk ilçesi sınırlarındaki kıyılarında, Xinyuan ilçesinde ve Altay Dağları'nın güney yamacında bulunan çeşitli eski kabilelere ait mezarlar, Xinjiang'daki antik mezarların en önemli temsilcileridir. Bu mezarların büyük çoğunluğunun eski göçebe milliyetlerden Usunlar'a ait olduğu tespit edildi.

    Usunlara ait mezarlar, oldukça büyüktür. Tepeyi andıran bu mezarların çapları 10 ile 30 metre, çevreleri de 200-300 metre arasında değişiyor, yükseklikleri de genellikle 7-8 metredir. Gongliu ilçesinin doğu banliyösünde bulunan Ortaker mezar topluluğunu oluşturan 160 mezardan, bugüne kadar Usunlara ait çok sayıda demir, çanak, ipek ve altın eşya çıkarıldı.

    Xinjiang'ın bozkırlarındaki tarihi kalıntılar hakkında daha fazla bilgi elde etmek amacıyla kısa süre önce Tianshan Dağları'nın batı kesimindeki İli Nehri vadisinde yer alan Nalati Bozkırı'nda geniş kapsamlı arkeolojik çalışmalar başlatıldı. Tarihi İpek Yolu'nun İli bölgesinin girişinde bulunan Nalati Bozkırı'nda, Cengiz Han'ın üçüncü oğlu Çağatay'ın Batı Seferi sırasında kurduğu antik kalelerin, Usun devletinin önemli askeri üslerinin ve kervansaraylarının kalıntılarının yanı sıra, çok sayıda antik mezar ve taş insan heykeli de bulunuyor. Burada bulunan ve geyik, at, kuzu, deve, köpek ve keçi gibi hayvanlar ile avcıların motifleri işlenen çok sayıda kaya resminin 2 bin yıl öncesine ait olduğu tespit edildi.