|
|
|
|
|
Çin’in Tang hanedanı
dönemindeki mimari
|
|
中国国际广播电台
Çin’in feodal toplumunun
ekonomik ve kültürel gelişmesinin
Tang hanedanı döneminde doğruğa
çıkmasının yanı sıra
mimarlık tekniği ve sanat
alanlarında da büyük aşama
kaydedilmiştir. Tang hanedanına
özgü mimari, ihtişamlı, düzenli
ve açık özellikler taşımıştır.
Antik Çin mimari grubunun
genel tasarımı bu dönemde günden
güne olgunlaşmaya başlamaktadır.
O dönemde Tang hanedanının
başkenti olan Chang’an (yani
bugünkü Xi’an) ve yazlık
başkent olan Luoyan’da görkemli
ve daha rasyonel oluşumlu
saraylar, imparator bahçeleri,
devlet konutları inşa edilmiştir.
Döneminde dünyanın en büyük
kenti olan Chang’an kentinin
oluşumu, Çin’in antik
kentleri içinde en düzenlisi
olarak kabul edilmiştir. Son
derece ihtişamlı görünen
kentte bulunan Daming Sarayı’nın
günümüzde korunan kalıntılarından
anlaşıldığına göre bu
saray, Ming ve Qing hanedanları
dönemine özgü Yasak
Saray’ın üç katı büyüklüktedir.
Sanat ve yapı tarzının
dengeli bir şekilde sağlandığı
Tang hanedanında inşa edilen
yapıların çatı kubbesi, sütun,
dam sütunu gibi mimari kısımları,
fizik ve estetiğin mükemmel
bir şekilde kaynaşmalarının
ürünleridir. Wutai Dağı’nda
bulunan Fuoguang Tapınağı,
geniş, sade, ciddiyet uyandırıcı,
doğal oluşu ve açık
renkleriyle, Tang hanedanı
yapıları içinde en iyi örneği
oluşturur.
Bunun dışında, Tang hanedanı
döneminde inşa edilen taş
ve tuğladan yapılan yapılarda
da önemli aşama kaydedilmiştir.
Budist pagodaları taş ve tuğlalarla
yapılmıştır. O dönemde inşa
edilen ve günümüze kadar
korunan Xi’an kentinde
bulunan Dayan Pagodası ve
Xiaoyan Pagodası ile Yunnan
eyaletine bağlı Dali
kentindeki Qianxun Pagodası
hep taş ve tuğladan yapılmıştır.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|