İngiltere'nin başkenti Londra, dün Suriye'ye insani yardım için düzenlenen bağış toplantısına ev sahipliği yaptı. "Suriye'ye ve Bölgesine Destek" başlıklı konferansta, Suriye'deki insani krizi sonlandırma ve Suriye halkı için yeni mali destekte bulunma konuları görüşüldü.
Konferansın ardından yayınlanan sonuç bildirgesinde, Suriye'deki iç savaşın ülkeye ciddi insani kriz getirdiği belirtilerek, son beş yılda 250 bin kişinin hayatını kaybettiği, 6 milyon 500 bin kişinin evsiz kaldığı, 4 milyon 590 bin kişinin başka ülkelere sığındığı, 13 milyon 500 bin kişinin insanî yardıma muhtaç olduğu ifade edildi.
İngiltere, Almanya, Norveç, Kuveyt ve BM tarafından ortaklaşa düzenlenen konferansa, 70 ülke ve bölge ile uluslararası örgütlerden liderler katıldı. Bundan önce BM tarafından Suriye ve bölgesine toplam 9 milyar dolarlık mali yardım sağlanacağı, bu yardımın 7 milyar 730 milyon dolarlık bölümünün Suriye için kullanılacağı açıklanmıştı. Bildirgede, BM'nin 2015 için belirlediği 8 milyar 400 milyon dolarlık hedefin sadece yarısının gerçekleştiği ifade edildi.
"Suriye adeta bir cehenneme dönüştü"
BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon ise, konferansta yaptığı konuşmada, Suriye krizine daha fazla önem verilmesi çağrısında bulundu. Suriye'deki durumu cehenneme benzeten Ban Ki-moon, şöyle konuştu:
"Suriye'deki bütün mülteci kamplarına gittim. Krizden önce de Suriye'ye birkaç defa gitmiştim. Dolayısıyla oradaki durumu anlayabiliyorum. Şu an Suriye gerçekten korkunç durumda. Suriye adeta bir cehennem, bu durumu görmekten büyük üzüntü duyuyorum. Bombaların hedef aldığı yurtlarından olan aileler umutlarını kaybettiler, güvenilir bir yer bulmak için sürekli taşınmak zorunda kaldılar."
Konferansta tamamlanması gereken üç görev bulunduğunu ifade eden Ban Ki-moon, birinci olarak Suriye'de insanî krizi hafifletmek için mali yardımın toplanması, ikinci olarak uluslararası toplumun uzun vadeli insanî yardım mekanizması kurması, üçüncü olarak Suriye'deki sivillerin korunması gerektiğinin altını çizdi.
Wang Yi: Kalıcı barış tek çözüm
Afrika ziyaretinde bulunan, ancak konferansa katılmak için ziyaret programını değiştiren Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi de, dün konferansta yaptığı konuşmada, konferansın Suriye'de barış ve istikrarın sağlanması ve ülkedeki insanî krizin çözülmesine yeni katkılar yapmasını umduklarını dile getirdi. Wang Yi, konferanstan sonra Çin Uluslararası Radyosu mikrofonuna şunları söyledi:
"Uluslararası toplumun önemli küresel bir sorunu çözüme kavuşturması için destek sağlamaya Çin her zaman hazır. Suriyeli mültecilerin son yıllarda çektiği acıları paylaşıyoruz. Şu ana kadar Suriye'ye üst üste 9 defa insanî yardım sağladık. Londra konferansında ayrıca Çin'i temsilen, mültecilerin acil ihtiyaçlarını karşılamak adına gıda yardımı sözü verdim."
Suriye'de kalıcı barışın sağlanmasının krizi çözebilecek temel yol olduğunu vurgulayan Wang Yi, Cenevre'deki Suriye görüşmelerinin askıya alınmasına değinerek, sözlerine şöyle devam etti:
"Suriye barış görüşmeleri iki gün sürdükten sonra 3 Şubat'ta askıya alındı. Yeni görüşmeler, ayın 25'inde tekrar başlayacak. Görüşmeler konusunda herkes kaygılı. Şunu özellikle belirtmek istiyorum, Suriye'deki karmaşa, barış görüşmeleri yoluyla çözülmeli. Suriye halkının da isteği bu yönde. Çin, Suriye rejimini ve muhalifleri Suriye halkının çıkarlarına öncelik vermeye çağırıyor. Ne tür zorluklar olursa olsun, müzakere yolu terk edilmemeli, taraflar bir an önce görüşme masasına dönmeli. Barış görüşmeleri, ön koşul koymadan adım adım ilerletilmeli."
Aralarında İngiltere Başbakanı David Cameron, Almanya Başbakanı Angela Merkel, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin de bulunduğu liderler de, konferansta Suriye'ye insanî yardım sağlama konusundaki tutumunu ve bağış hedefini açıkladı. Liderler, Suriyelilere istihdam olanakları yaratacakları, bütün mülteci çocuklarının 2016-2017 sömestr bitimine kadar eğitim görme fırsatı kazanmasını sağlayacakları taahhüdünde bulundu.