Yorum: Sözde "Çin'in çöküşü" söylentisi nasıl iflas etti?

CRI Haber Merkezi: Sheng Yuhong

Onlarca yıldır, bazı Batılı akademisyenler ve medya kuruluşları "Çin'in çöküş" anını onlarca kez öngördüler. Yeni koronavirüs pnömonisi (COVİD-19) salgını meydana geldikten sonraki zamanları Çin'in "Çernobil anı" olarak benzeterek bunun Çin'i çöküşe getireceğini söylediler. Ancak tekrar hayal kırıklığına uğradıklarıyla kaldılar!

Dün Çin genelinde Hubei eyaleti hariç yeni tespit edilen vaka sayısı 4'e düştü, çeşitli yerlerde iş ve üretimin yeniden başlaması doğru ve düzenli bir şekilde gerçekleştiriliyor.

Aynı gün yayınlanan "Çin-Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Yeni Koronavirüs Pnömonisi (COVID-19) Ortak İnceleme Raporu"nda Çin'in virüsün bulaşmasını etkili bir şekilde önleyerek tüm dünyada yeni koronavirüs pnömonisiyle mücadeleye önemli deneyimler sağladığına yer verildi.

Böyle bir sonuç "Çin'in çöküşü" kehaneti yapanları utanacak hale getirmiştir. Avustralya Yayın Kurumu ABC News 27 Şubat'ta bir makale yayınlayarak bir soru ortaya attı: Eğer işin sonunda Çin Komünist Partisi (ÇKP) bize bir örnek oluşturursa, biz ne diyeceğiz? Salgın kontrol ve önleme çalışmalarını biz de Çin'in yaptığı gibi hızlı ve verimli yürütebilir miyiz?

ABC makalesinde analiz edildiği gibi, ÇKP'nin güçlü liderliğinden, sadece bir hafta içinde Wuhan'daki hastaları tedavi etmek için bir hastanenin kurulmasına ve eskiden görülmeyen salgın önleme ve kontrol tedbirlerinin uygulanmasına kadar, bütün süreçte Çin sisteminin avantajlarının kritik bir rol oynadığı bellidir.

Virüs sınır tanımıyor ve aynı zamanda batı demokrasilerini de test ediyor. New York Times gazetesinde yer alan makalede "demokratik ülkeler şehirleri kapatmaz" iddiası yapılırken, İtalya son zamanlarda "Wuhan modelini" kabul ederek salgınların yoğunlaştığı şehirler için kapalı yönetim önlemleri aldı.

Salgının siyasallaştırılması ve Çin'e iftira atılması virüsün yayılmasını önlemeyecek, aksi halde salgını önleme ve kontrol fırsatlarını da kaçıracaktır. Siyasi önyargılar yerine bilimsel ruh, deneyimlerin paylaşılıp öğrenilmesi ve işbirliğiyle harekete geçme, salgının yayılmasını önlemek için en önemli önceliklerdir.