Çin ekonomisinin gidişatı nasıl olacak? | 6 istikrar unsuruyla cevaplar

  2019-12-10 15:35:00  cri

Pu Weicai, CRI

Yıl sonu yaklaşıyor. Çin ekonomisini gözlemlemek için kritik bir zaman.

6 Aralık'ta düzenlenen Çin Komünist Partisi (ÇKP) Merkez Komitesi Siyasi Büro toplantısında, Çin ekonomisinde önümüzdeki yıla dair yol haritası belirlendi ve istihdam, finans, dış ticaret, yabancı sermaye, yatırım ve beklentiler dahil olmak üzere 6 alanda istikrarlı gelişmenin önemi vurgulandı.

Adı geçen 6 alanda istikrarlı gelişme sağlanması, ekonominin makul aralıkta korunabilmesi, orta halli refah toplumu inşasının sürdürülebilmesi ve 13. Beş Yıllık Kalkınma Planı'nın tamamlanması için büyük önem taşıyor.

Günümüzde küreselleşme karşıtlığı, tek taraflılık ve ticarette korumacılık artıyor. Yüksek kaliteli kalkınmaya çalışan Çin ekonomisi, yapısal ayarlama ve dönüşüm süreci içerisinde bulunuyor. İç ve dış belirsizliklerin arttığı karışık ortamda sadece "istikrar" belirsizlikleri giderebilir ve sadece "istikrar" ekonomik büyümedeki sorunları çözebilir.

Dış çevreye bakıldığında ABD'nin ulusal borcunun faiz oranında birçok kez verim eğrisinin ortaya çıkması, önümüzdeki dönemde ekonomisinde istikrarsızlık ve gerileme ihtimalinin artacağını gösteriyor. Brexit süreci halen belirsiz. Almanya ve Fransa ABD'nin ticari tehditlerine karşı çıkıyor. İtalya ve Yunanistan'ın yeniden canlandırılması için motivasyon henüz oluşmadı. Avrupa ekonomisi büyük risklerle karşılaşıyor. Güney Amerika'da Şili ve Arjantin gibi ülkelerin ekonomik kalkınmasında ciddi zorluklar mevcut. Asya'da "küresel ekonomik kanarya" olarak bilinen Kore Cumhuriyeti (KC) ekonomisinde düşüş baskısı artıyor ve KC Merkez Bankası ekonomik büyüme tahminlerini arka arkaya düşürüyor.

Finans piyasalarının durumunu tarif etmek için kullanılan "kara kuğu" ve "gri gergedan" durumlarının sıkça görülmesiyle birlikte, dünya ekonomisinde yatırım ve ticaret azalıyor. Toplumsal çelişkiler yoğunlaşıyor, finansal riskler artıyor. Daha da önemlisi, küreselleşme çağındaki çeşitli olumsuz haberlerin üst üste çıkması, dünya ekonomisinin istikrara kavuşması ve toparlanmasına daha evvel görülememiş zorluklar getiriyor.

Bu sebeplerle Dünya Bankası bu yıl küresel büyüme tahminini yüzde 0,3 azaltarak yüzde 2,6'ya indirdi. Uluslararası Para Fonu (IMF) ekonomik büyüme beklentisini yüzde 3'e düşürdü ve bu oran 2008'deki küresel finans krizinden bu yana en düşük seviyeye geriledi.

Dünyada meydana gelen yüz yıldır görülmemiş bir değişime karşın, Çin Kuşak ve Yol inisiyatifini ortaya koydu, İpek Yolu Fonu ve Asya Altyapı Yatırım Bankası (AAYB) gibi küresel kamu ürünleri geliştirdi. Çin, dünya ülkeleriyle gelişme fırsatını paylaşmayı arzu ediyor ve tüm ülkelerle birlikte dünya ekonomisini büyütüp güçlendirerek kalkınma yoluyla gelişmek sürecinde ortaya çıkan sorunları çözmeye çalışıyor.

Öte yandan, Çin dışa açılma boyutunu daha da genişletmeye ve ticari engelleri kaldırmaya devam ediyor. Örneğin, 2019'da Yabancı Yatırım Yasası onaylandı, 2. Çin Uluslararası İthalat Fuarı düzenlendi. İthalatını artırmakla uğraşan Çin, somut uygulamalarla dünya ekonomisinin kalkınma temposunu ve Çin'in ekonomik kalkınmasının dış çevresini korumaya çalışıyor.

Ulusal ekonomiye bakıldığında, ekolojik çevre unsuru engelinden dolayı yüksek enerji tüketen ve havayı kirleten endüstriler Çin'in ekonomi sahnesinden adım adıma ayrılıyor. Geleneksel endüstriler ayarlanıyor.

Bu yılın ilk yarısında Çin'in yüksek teknoloji üretim endüstrisinin katma değeri yıllık yüzde 9 arttı. Ancak bu artış hızı, Çin için hala yeterli değildir.

Bu bağlamda Çin'in ortaya koyduğu söz konusu "6 istikrar" ekonominin yüksek kaliteli kalkınması için daha fazla zaman ve alan sağlıyor. Çin, ekonomik sistemdeki reformları artırarak, şirketlerin vergilerini düşürerek, ticari ortamı iyileştirerek arz yönlü yapısal reformlarla yeni kinetik enerjiyi hızlandırıyor.

Bu yılın ilk üç çeyreğinde Çin'in Gayri Safi Yurt İçi Hasılası (GSYİH) geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 6,2 arttı. Bu artış hızında belli ölçekte düşüş görülmesine rağmen dünyanın ana ekonomileriyle kıyaslandığında hala ön sırada bulunuyor.

Mevcut durumda Çin ekonomisinin toplam miktarı 1992 yılının 10 katıdır. Financial Times'ta temmuz ayında yer alan habere göre, geçen yıl Çin'in GSYİH büyümesi tüm Avustralya'nın ekonomisine denk geliyor. Mevcut büyüme hızıyla hesaplanıyorsa bu yıl Çin ekonomisine bir Avustralya daha katılacak.

İç ve dış ortamın deneyimleri kanıtlıyor ki, istikrar korunursa ve Çin kendi ödevini yerine getirirse, Çin ekonomisinin istikrarlı ve uzun vadeli şekilde ilerleme eğilimi değişmez. Çin ekonomisinin esnekliği, potansiyeli ve manevra kabiliyeti sarsılmaz.