Çin Dışişleri: Çinli öğrenciler yurtsever duygularını ifade etmiştir

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hua Chunying, bugünkü basın toplantısında Yeni Zelanda ve Avustralya'da meydana gelen sözde "Hong Kong'un bağımsızlığı" yanlısı grupların çıkardığı olaylara değindi.

Son günlerde az sayıda kişi Yeni Zelanda'nın Auckland Üniversitesi'nde sözde "Hong Kong'un bağımsızlığı" propagandası yaptı ve Çin karşıtı sloganlar attı. Çinli öğrenciler buna ciddi tepki gösterdi. Çin'in Auckland Başkonsolosluğu açıklama yaparak olayı aydınlattı ve Çinli öğrencilere bulundukları Yeni Zelanda'nın yasaları ve üniversitenin kuralları temelinde kendi düşüncelerini ifade etmeleri çağrısında bulundu. Yeni Zelanda hükümeti, üniversitelerde ifade özgürlüğünü koruyacaklarını belirtti.

Çin Dışişleri sözcüsü Hua Chunying, Auckland Başkonsolosluğu'nun görevini yerine getirdiğine dikkat çekerek, Yeni Zelanda'daki bazı kişilerin çifte standardı kaldırıp "ifade özgürlüğü" adı altında "Hong Kong'un özgürlüğünü" savunan bölücüleri şımartmaları çağrısında bulundu.

24 Temmuz günü Avustralya'nın Queensland Üniversitesi'nde az sayıda kişi Çin karşıtı bölücü girişimlerde bulundu ve Çin'in ana kesimi ile Hong Kong Özel İdari Bölgesi'nden öğrencilerin öfkesi ve protestosuna neden oldu. Çin'in Brisbane Başkonsolosluğu'ndan bir diplomatın ana kesim ve Hong Kong bölgesinden öğrencilerin protestosunu yurtsever bir eylem olarak nitelendirdiği bildiriliyor.

Konuyla ilgili değerlendirmesi istenen sözcü Hua, Brisbane başkonsolosluğunun uluslararası hukuk ve kurallara göre Çin'in egemenliği ve öğrencilerin güvenliği ile yasal çıkarlarını ilgilendiren sorun hakkında açıklama yaptığını kaydetti. Hua, başkonsolosluğun açıklamasının doğru ve kapsamlı olduğunu ve eleştirilebilecek yer olmadığını, "Avustralya'nın içişlerine karışma" söylentisinin asılsız olduğunu ifade etti.

Sözcü, Queensland Üniversitesi'nde sözde "Hong Kong'un bağımsızlığı" gibi kışkırtıcı konuşmalar yapan insanları destekleyen Avustralyalı yetkililerin Çin'in içişlerine karışıp karışmamasının sorgulanması gerektiğini vurguladı. Hua, "Çin karşıtı sözler söylemek ifade özgürlüğü kapsamındayken, yurtseverlik duygusunu ifade etmek ifade özgürlüğü değil midir?" diye sordu.

Hua Chunying gündemdeki diğer konularla ilgili olarak da gazetecilerin sorularını yanıtladı. Basın toplantısının bazı bölümlerini soru-cevap şeklinde aktarıyoruz.

"Dik durursan gölgenin eğik olmasından endişelenmezsin"

Soru: ABD Savunma Bakanı Mark Esper Japonya ziyareti sırasında "Çin'in askeri operasyonu ve işgalci ekonomik girişimi bizim savunduğumuz uluslararası kuralları tehdit ediyor" dedi. Çin bu ifadeyi nasıl değerlendiriyor?

Cevap: ABD'den bazı kişiler Soğuk Savaş ve sıfır toplamlı oyun anlayışından çıkamadı, temel gerçekleri hiçe sayıyorlar ve Çin'e çeşitli etiketler yapıştırıyorlar. Bu çok adaletsiz, ahlaksız ve kötü niyetlidir.

Birincisi, Çin'in barışçı kalkınma yolunu kararlılıkla tercih etmesi, savunma niteliğinde askeri politika izlemesi, dünya barışında bir yapıcı, küresel kalkınmada katkı sağlayıcı, uluslararası düzende koruyucu olmak istemesi. ABD ise dünyada yüzlerce askeri üssü kurdu, kendi toprakları dışında on binlerce asker konuşlandırdı, üst üste savaşlar açtı. Tüm dünyada kuvvetlerini yerleştiren ve her yerde zorlu kuvvetler sergileyen bir ülkenin başka bir ülkeyi suçlamak için haklı gerekçeleri olabilir mi?

İkincisi, Çin'in doğru ahlak ve çıkar kavramıyla gelişmekte olan ülkelerle karşılıklı yarara dayalı işbirliği yapması ve kendi gücü kapsamında gelişmekte ülkelere hiçbir siyasi ön koşul talep etmeden yardım sağlaması. Bu işbirliği yerel ekonomi ve toplumun gelişmesini ve halk yaşamının düzeltilmesini hızlandırdığı için gelişmekte olan ülkeler tarafından büyük övgüyle karşılandı.

Çin'de bir deyim vardır, "Dimdik durursan, gölgenin eğik olmasından endişelenmezsin."

Kim uluslararası kuralları bozuyor, kim uluslararası düzeni koruyor… Uluslararası kamuoyu bunu gayet iyi görüyor. ABD Çin'i ne kadar karalarsa, uluslararası toplum bu karanlık zihniyeti daha net biçimde görür.

"Din özgürlüğü" adıyla Çin'in içişlerine karışılamaz

Soru: ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence Uluslararası Din Özgürlüğü Toplantısına katıldı ve burada bazı kişilerle görüştü. Aralarında "Doğu Türkistan" ve "Falungong" gibi Çin karşıtı güçlerin temsilcileri de vardı. Pence bu görüşmelerde, Çin'e çağrıda bulunarak anayasa çerçevesinde insan halkları ve din özgürlüğünün korunmasını istedi. Çin bunu nasıl değerlendiriyor?

Cevap: ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence'nin kabul ettiği kişiler din adamları değil, Çin aleyhindeki eylemciler, hatta sapkın dini bir hareketin mensupları. Görüşmenin asıl amacı çok belli, "din özgürlüğü" maskesiyle başka ülkenin içişlerine karışmak. Çin bu girişimlere kararlılıkla karşı çıkıyor.

Çin hükümeti yasalar çerçevesinde vatandaşlarının din özgürlüğü dahil olmak üzere haklarını koruma altında tutuyor. Aynı zamanda din adına yasa dışı eylem yapılmasına izin vermiyor. ABD'nin eylem ve açıklamalarında dikkatli olmasını, "din özgürlüğü" adıyla Çin'in içişlerine karışmamasını istiyoruz.

Huawei ve diğer şirketler haklarını yargıda arayacak

Soru: ABD Genel Hizmetler Yönetimi Çarşamba günü 2019 Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası gereğince, federal kuruluşların Huawei, ZTE, Hikvision, Dahua ve Hytera olmak üzere 5 Çinli şirketten telekomünikasyon ekipmanları ithal edilmesini yasaklayan geçici bir karar aldı. Bu karar 13 Ağustos itibariyle geçerli olacak. Çin bunu nasıl değerlendiriyor?

Cevap: ABD yönetiminin 2019 Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası'nda yer alan Çin karşıtı maddeleri uygulamasından ve Çinli şirketlere ayrımcı ve adaletsiz davranmasından büyük hoşnutsuzluk duyuyoruz ve bu girişimlere kararlılıkla karşı çıkıyoruz. İlgili şirketlerin ABD'de hukuki süreci başlattıklarına dikkat çekmek isterim.

ABD'nin devlet gücüyle Çin şirketlerine baskı yapma ve karatma girişimleri hem kendi imajı ve çıkarlarını zedeliyor, hem de küresel endüstri ve tedarik zincirlerini bozuyor. Bu girişimler dünyanın çeşitli ülkelerinden tepki çekiyor ve dirençle karşılaşıyor. Çin'in şirketlerinin hukuk yoluyla kendi hak ve çıkarlarını korumalarına destek veriyoruz, Çinli girişimcilerin yasal haklarını korumak için gerekli bütün tedbirleri almaya devam edeceğiz.

ABD'nin soğuk savaş ve sıfır toplamlı oyun zihniyetinden vazgeçerek ekonomik ve ticari sorunları siyasallaştırmaması, ikili ekonomi ve ticaret işbirliğinin sağlıklı ve istikrarlı gelişmesine fayda sağlaması çağrısında bulunuyoruz.