Haber Analiz: Çin hükümeti yılın ilk planında tarıma odaklandı

Sheng Yuhong-CRI Haber Merkezi

ÇKP Merkez Komitesi ve Çin Devlet Konseyi önceki gün, bu yılın ilk kalkınma planını açıkladı. Planda, tarım ve köy işlerine öncelik verilmesine odaklanılıyor. Söz konusu planla birlikte, ÇKP Merkez Komitesi ve Çin Devlet Konseyi art arda 16 yıl boyunca benzer planları yayınlanmış oldu.

Bu yılın ilk kalkınma planı daha önceki yıllara göre reform ve dışa açılma konusunda daha açık bir sinyal veriyor. Bu sinyalde, bir yandan ÇKP'nin tarım, köy ve köylü işlerine öteden beri verdiği büyük önem ifade edilirken, diğer yandan da Çin'in kapsamlı bir şekilde orta halli refah toplumu inşa ettiği bu kritik dönemde tarım, köy ve köylü işlerinde yaşanan sorunların var güçle çözüme bağlanması ivediliği gösteriliyor.

Yeterli tahıl üretimi kritik önem taşıyor

Tahıl güvencesi, Çin'de yaşanan tarım ve köy sorunlarının temelinde yer alıyor. Günümüzde Çin, dünyadaki ekili toprakların yüzde 10'uyla dünya nüfusunun yüzde 20'sini besliyor. Bu nedenle planda tahıl güvencesinin güçlendirilmesi ve tarımdaki arz yönlü yapısal reformların derinleştirilmesi gerektiğinin altı çizildi.

"Elinde tahıl olan insan yıkılmaz" şeklindeki deyim, Çin'in tarihi deneyimlerinden biri olmanın yanı sıra, reform ve dışa açılma uygulamalarının hayata geçirildiği 40 yılda Çinlilerin üzerinde hemfikir olduğu bir konu.

Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping yaptığı konuşmalarda, Çin'de insanların tahıl güvencesi bulunması gerektiğini defalarca vurguladı. Peki tahıl güvencesi nasıl sağlanmalı? Söz konusu planda bu konuya ilişkin olarak da, tahıl ekilen arazilerin yüzölçümünün 110 milyon hektarın üstünde tutulması, 120 milyon hektarlık ekili arazinin güvence altına alınması ve 2020 yılına kadar 53 milyon hektarlık yüksek standartlı tarım arazileri oluşturulması gibi mutlaka uyulması gereken kriterler belirlendi. Bunlar, büyük bir tarım ülkesi ve dünyanın en büyük gelişmekte olan ekonomisi olarak Çin'in tahıl güvencesini sağlamak ve tüm nüfusun yoksulluktan kurtarılması hedefine ulaşmak konularındaki kararlılığını ve hareket gücünü öne çıkarıyor.

Tarımsal arz-talep yapısında değişim

Öte yandan, Çinlilerin kaliteli tarım ürünlerine karşı talebinin artmasıyla birlikte, ülkede tarım alanındaki ana çelişki, artık tarımsal ürün eksikliği değil, arz ve talep dengesizliğinde görülen yapısal bir çelişkiye dönüşüyor.

Geçen yıl Shanghai'de düzenlenen ilk Çin Uluslararası İthalat Fuarı'nda, dünya genelinde 100'den fazla ülkeden binin üzerinde şirket, yerli ürünlerini tanıttı ve bu ürünler Çinli tüketicilerin beğenisini kazandı. Kısa süre önce kutlanan Bahar Bayramı'nın sofralarında da Brezilya'dan dana eti, Avustralya'dan süt, Norveç'ten somon ve Tayland'dan balkabağı gibi ürünler yer aldı.

Yaklaşık 1,4 milyar nüfusun gün geçtikçe artan gıda tüketim talepleri karşısında, ÇKP Merkez Komitesi ve Çin Devlet Konseyi'nin yayınladığı söz konusu planda, Çin'deki yetersiz tarım ürünlerinin ithalatının aktif bir şekilde genişletilmesi ve ithalat kanallarının çeşitlendirilmesi talep edildi.

Burada iki anahtar kelime mevcut: İlki "aktif". Çin'in tarımsal ürünlerin, özellikle de eksik olan tarımsal ürünlerin ithalatını arttırması, Çin halkının daha iyi bir yaşam talebini karşılamayı amaçlıyor. İkinci kelime ise, "çeşitlendirme". Çin'in tarım ürünleri ithalatındaki çeşitliliği, ülkenin tüm dünyaya yöneldiğini gösteriyor.

Dünyanın en büyük tarımsal ürün tüketicisi olan Çin'in yetersiz tarım ürünlerinin ithalatını arttırması, iç piyasanın verimli arzını zenginleştirecek.

Tarım ürünleri ithalatı ülkedeki tarımı da destekleyecek

Şu an Çin'de tarımın sanayileşme derecesinin ve tarım ürünlerini işleme seviyesinin yüksek olmadığı bu durumda, eksik tarım ürünlerinin ithalatının genişletilmesi yurtiçindeki tarım ürünlerinin yapısının düzelmesine yardımcı olacak.

Planda, tarımsal yapıda bazı düzeltmeler yapılacağı, eksik ve kaliteli tarım ürünlerinin üretiminin güçlü şekilde geliştirileceği, soya fasulyesi ve süt ürünleri üretimini kalkındırma planının hayata geçirileceği, aynı zamanda tarım alanındaki temel teknoloji sorunlarının çözülerek, tarımda stratejik önem taşıyan bir dizi bilimsel ve teknolojik inovasyon gücü elde edileceği ifade edildi.

Söz konusu alanlar, aynı zamanda Çin'in diğer ülkelerle işbirliğinde ağırlık vereceği konular. Tarımın rekabet gücünün yükselmesi ve tahıl güvenliğinin artması, şüphesiz ki Çin'in çeşitli riskleri göğüsleyerek, ekonomik ve sosyal kalkınma hedeflerine zamanında ulaşmasına yardımcı olacak.