BRICS ortak kazanca dayalı işbirliğine örnek teşkil ediyor

BRICS 10. Liderler Zirvesi 26 Temmuz'da Güney Afrika Cumhuriyeti'nin Johannesburg kentinde gerçekleşti.

Güney Afrika Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa başkanlığında düzenlenen zirvede, Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, Brezilya Devlet Başkanı Michel Temer, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Hindistan Başbakanı Modi hazır bulundu.

Cumhurbaşkanı Xi zirvede yaptığı konuşmada, BRICS ülkelerinin çağın eğilimine göre hareket ederek stratejik ortaklığı derinlemesine geliştirmesi, örgütün ikinci "altın on yılını" yaratması ve insanlığın kader ortaklığı hedefine el ele ilerlemesi çağrısında bulundu.

4. Sanayi Devriminde büyüme ve ortak refah arayışı

Zirvenin teması "BRICS Afrika'da: 4. Sanayi Devriminde hoşgörülü büyüme ve ortak refah arayışı" olarak belirlendi. Zirve toplantısının ardından Johannesburg Deklarasyonu yayımlanarak, BRICS ülkelerinin çok taraflılığı koruyacakları mesajı verildi. BRICS ülkeleri arasında yeni sanayi devriminde ortaklık ilişkisi tesis edilerek, ekonomi, ticaret, maliye, finans, güvenlik ve kültürel değişim gibi alanlarda işbirliğinin derinleştirilmesi kararlaştırıldı.

Çin Cumhurbaşkanı zirvede yaptığı konuşmada, BRICS ülkelerinin ortaklaşa çaba harcayıp, kalıcı barış, kapsamlı güvenlik, ortak refah, açıklık ve hoşgörüye dayalı temiz ve güzel bir dünyanın inşasına katkıda bulunmaları gerektiğini vurguladı.

Xi, büyük potansiyele sahip olan ekonomik işbirliği ve ortak kalkınmanın, BRICS mekanizmasının esas amacı olduğunu kaydederek, tarafların kendi potansiyelini harekete geçirmesi gerektiğini söyledi ve şunları ekledi:

"Ticaret, yatırım, maliye, finans ve altyapı tesisleri inşası gibi alanlarda işbirliğini güçlendirip, 'büyük bir pasta' yapalım. Birleşmiş Milletler (BM), G20 ve Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) gibi sistemler çerçevesinde, kurallara dayalı çok taraflı ticaret sistemini koruyalım, ticari korumacılıkla hep birlikte mücadele edelim. Yeni sanayi devriminde, inovasyon rehberliğinde ortaklık ilişkisi tesis etmek suretiyle makro ekonomi politikalarında eş güdümü güçlendirmeliyiz, kalkınma stratejilerimizi kenetlemeliyiz."

Xi, Çin'in 10 dönemden oluşan insan kaynakları programını yürüteceğini, BRICS üyesi 5 ülkeden uzmanları yeni sanayi devrimine ilişkin işbirliği planını hazırlamaya davet edeceğini açıkladı.

Xi, BRICS ülkeleri arasındaki siyasi güvenlik konusuyla ilgili olarak şunları söyledi.

"Çok taraflılık ilkesine sadık kalarak, BM tüzüğü ve ilkelerini koruyalım, tüm taraflara uluslararası hukuk ve uluslararası ilişkilere dair temel ilkelere uyma, anlaşmazlığı diyalog ve istişare yoluyla çözme çağrısı yapalım. Dışişleri bakanları toplantısı, güvenlik işleri yüksek temsilciler toplantısı ve BM daimi temsilciler toplantısı gibi mekanizmaların rolünü güçlendirip BRICS'in sesini duyduralım ve dünyaya bir BRICS taslağı sunalım. Karşılıklı saygı, adalet, işbirliği ve ortak kazanca dayalı yeni tip uluslararası ilişkiler düzeni tesis edilmesi sürecinde hep birlikte yer alalım."

Xi, BRICS ülkelerinin kültürlerinin uzun geçmişe dayandığını, bu nedenle kültürel değişimde parlak bir ufka sahip olduklarını dile getirdi.

"Halklar arasındaki bağın güçlendirilmesi için kültür, eğitim, sağlık, spor ve turizm gibi alanlarda işbirliğini artırabiliriz. Çin, BRICS ülkelerindeki müze ve kütüphanelerin katılımıyla sergiler düzenlenmesi, kültürel inovasyon ve turizm gibi alanlarda işbirliğinin güçlendirilmesi çağrısında bulunuyor. Çin, BRICS ülkeleriyle karşılıklı anlayış ve geleneksel dostluğun artırılmasından yanadır."

Xi, BRICS mekanizmasının kuruluşunda açık ve hoşgörülü bir yol izlenmesinin kararlaştırıldığını ve geçen yıl gerçekleşen Xiamen zirvesinde "BRICS+" yaklaşımının teyit edildiğini hatırlatarak, taraflar arasında ortaklığın yoğunlaştırılması gerektiğini söyledi. 

"BRICS+ yaklaşımı, 5 ülke arasında dayanışma ve işbirliğinin içeriğini zenginleştirmeyi, BRICS'in dost sayısını artırmayı, yeni kalkınan ekonomiler ve gelişmekte olan ülkelerle ortak refah gerçekleştirmeyi hedefliyor. BM ve G20 gibi mekanizmalar kapsamında BRICS+ tipi işbirliğini yaygınlaştıralım, yeni kalkınan ekonomiler ve gelişmekte olan ülkelerin kalkınma alanlarını genişletelim, dünya barışı ve kalkınma davasına daha büyük katkılar sunalım."