"ABD, ticaret savaşı ile amacına ulaşamayacak"

  2018-07-07 12:24:01  cri

ABD, Çin'den ithal ettiği 34 milyar dolar tutarındaki ürüne getirdiği yüzde 25'lik ek gümrük vergisi uygulamasını dün yürürlüğe sokarak Çin'e karşı tarihin en büyük ticaret savaşını başlattı.

Çinli uzmanlar, ABD'nin modası geçmiş "ek vergi" uygulamasını kullanmasının, tipik bir ticari zorbalık olduğunu kaydederek, Çin'in, ekonomisinin sağlıklı ve istikrarlı büyümesini koruma yönünde tam güven ve güce sahip olduğuna işaret etti.

ABD'nin açıkladığı 34 milyar dolar tutarındaki ürünün yaklaşık yüzde 59'u, yani 20 milyar dolardan fazla tutardaki ürün, Çin'de faaliyet gösteren ve çoğu ABD şirketi olan yabancı sermayeli işletmeler tarafından imal ediliyor.

Çin Uluslararası Ekonomik Temaslar Merkezi Başaraştırmacısı Zhang Yansheng, konuyla ilgili olarak, ABD'li işletmelerin küresel değer zincirinin en üst noktasında bulunduğuna işaret ederek, Washington'un ticaret savaşı yoluyla ABD'li işletmeleri kendi ülkelerine dönmeye zorlamasının, küresel bir gerileme sayılacağını ve bu girişimin başarılı olamayacağını kaydetti.

"İşletmeler, ekonomik kurallar doğrultusunda çalışıyor. Bu bağlamda, bence ABD başlattığı ticaret savaşı ile kendi korumacılık amacına ulaşamayacağı gibi, küresel talep zinciri sistemini de bozamayacak. Hâlihazırda küresel değerler zincirinin yönü taleplerle belirleniyor. Çin, dünyanın en büyük orta gelirli sınıfını barındırdığı gibi, dev bir piyasaya, dünyadaki en kapsamlı endüstriyel zincire ve yeterli sermayeye sahip. Bunlar, küresel değer zincirinin taleplerini karşılayabilir."

"Büyümeye etki getirmeyecek"

Çin Genel Gümrük İdaresi'nin verilerine göre, geçen yıl Çin'de gerçekleştirilen mal ticareti 27 trilyon 790 milyar yuanı, yani 4 trilyon ABD Doları'nı geçti.

Çin Makro Ekonomi Araştırmaları Enstitüsü Başkan Yardımcısı Bi Jiyao, ABD'nin 34 milyar tutarındaki ürünlere ek vergi uygulamasının, kısa vadede bakıldığında Çin'in ihracatı ve ekonomik büyümesi üzerinde önemli bir etki yaratamayacağı kanısında. Bi Jiyao, görüşlerini şu sözlerle aktardı:

"Son yıllarda, Çin'in ekonomik büyümesi esas olarak iç talebe dayanarak gerçekleşti. Dolayısıyla bu yıl, kısa vadede bakıldığında ekonomik büyümeye pek büyük etki getirmeyecek. Ayrıca 34 milyar dolar tutarındaki ürünler çok çeşitli endüstri alanlarını kapsıyor, yani nispeten dağınık. Bu yüzden, esas olarak mallarını ABD'ye ihraç eden az sayıda şirketi etkileyecek, ancak herhangi bir sektörde büyük bir etki yaratamayacak."

"Çin gerekli güce ve özgüvene sahip"

Çin'in reform ve dışa açılma siyasetinin 40. yılında, dünyanın ikinci büyük ekonomisi pozisyonunu elinde tuttuğuna işaret eden Bi Jiyao, ekonomik gücünü artıran Çin'in, ABD'nin açtığı ticaret savaşından galip çıkabilecek güvene ve güce sahip olduğunun da altını çizdi.

"Geniş bir iç pazara sahibiz. Şu an ülkedeki perakende satış piyasasının boyutu 6 trilyon dolara ulaşarak ABD ile kıyaslanacak düzeye geldi ve bu yıl ABD'yi geçmesi bekleniyor. Sanayi açısından ise son yıllardaki çabalarımız sayesinde sektörel yapımız sürekli düzeliyor. Ayrıca Çin'deki kentleşme sürecinde sadece yarıya gelindi; bu alanda hâlâ büyük gelişme potansiyeli mevcut. Dolayısıyla iç piyasamız, ekonomik gücümüz, endüstriyel teknoloji seviyemizdeki ilerleme ve geniş piyasa talebi gibi tüm bu faktörler Çin'in ekonomik büyümesine güçlü destek sağlayacak. Bu, ayrıca ABD'nin ticari zorbalığı karşısında zafer kazanabilme, ekonominin sağlıklı ve istikrarlı şekilde büyümesini koruyabilme konusundaki özgüvenimizin ardındaki neden."