Çin'den "çok taraflı ticaret sistemini koruma" vurgusu

  2018-06-29 11:32:35  cri

Çin Devlet Konseyi'nce dün yayımlanan "Çin ve Dünya Ticaret Örgütü" başlıklı beyaz kitapta, Çin'in çok taraflı ticaret sistemini kararlılıkla desteklediğine vurgu yapıldı.

Çin tarafından bu konuda yayımlanan ilk beyaz kitap olan belgede, Çin'in DTÖ'ye verdiği taahhütleri tamamıyla yerine getirdiği ve ülkenin dışa açılma seviyesinin yükseltildiği belirtildi.

Belgeye göre Çin, 2001 yılında DTÖ'ye resmen girmesinden bu yana, çok taraflı ticaret sistemiyle bütünleşmenin yanı sıra, mal ve hizmetlerin dışa açılması taahhütlerini de yerine getirdi.

Çin Ticaret Bakan Yardımcısı Wang Shouwen, dün Devlet Konseyi Basın Ofisi tarafından düzenlenen basın toplantısında, Çin'in DTÖ'ye 2010 yılında verdiği mal ticaretine dair taahhütlerin, aynı yılın ağustos ayında yerine getirildiğini bildirdi.

Çin'in mal ticaretinde gümrük vergisi ortalama seviyesinin, 2001 yılında yüzde 15,3 iken, 2010 itibarıyla yüzde 9,8'e kadar düşürüldüğünü kaydeden Bakan Yardımcısı Wang, hizmet ticareti alanında dokuz kategorideki 100'den fazla bölümün dışa açılması taahhüdünün de 2007'de yerine getirildiğini anlattı.

Açıklamasında, yabancı yatırımların Çin piyasasına girişi konusuna da değinen Wang, geçen beş yılda bu alandaki kısıtlamalarda yüzde 65'lik azaltmaya gidildiğini dile getirdi. Wang, açıklamasını şöyle sürdürdü:

"Bunların dışında, Çin fikri mülkiyet ve şeffaflık gibi alanlarda DTÖ'ye verdiği taahhütleri yerine getirdi. Bu gelişme, ilgili kuruluşlarca da takdirle değerlendirildi. Çin, aynı zamanda, DTÖ'nün diğer üye ülkelerinin de kendi yükümlülüklerini yerine getirmelerini umuyor."

"Çin, dünya ekonomisinin istikrarına büyük katkı yaptı"

Çin Ticaret Bakan Yardımcısı Wang Shouwen, Çin'in küresel ekonomik büyümeye yaptığı katkının 2002 yılından bu yana yaklaşık ortalama yüzde 30 seviyesinde olduğunu dile getirdi.

Wang, küresel ekonominin canlanmasını ve büyümesini sağlayan en önemli motor konumundaki Çin'in, özellikle küresel finans krizi döneminde büyük zorluklara rağmen RMB'nin değerini koruyarak, dünya ekonomisinin istikrarına ve büyümesine önemli katkı yaptığını anlattı.

Wang, küresel finans kriziyle birlikte Çin'in mal ithalatının 2009'da yalnızca yüzde 11,2 düştüğünü, aynı dönemde küresel ithalat hacminin ise yüzde 24 oranında gerilediğini hatırlattı.

Çin, DTÖ'ye katılmasından bu yana geçen 17 sene boyunca farklı ülkelerle ticari ilişkilerini de sıkılaştırdı.

Bakan Yardımcısı Wang, Çin'in diplomatik ilişkisi bulunan en az gelişmiş ülkelere Çin'den ithalatlarında yüzde 97 oranında gümrük vergisi muafiyeti sağladığını, böylece söz konusu ülkelerin en büyük ihracat piyasası hâline geldiğini söyledi.

Wang Shouwen, söz konusu dönemde Çin ile ABD arasındaki ticaret ile ilgili şunları dile getirdi:

"2008-2017 yılları arasında ABD'den Çin'e ihraç edilen mallar yüzde 86 oranında arttı, aynı dönemde ABD'den dünyadaki diğer piyasalara yapılan ihracat ise yüzde 21 oranında yükseldi. ABD'nin 2007-2017 yılları arasında Çin'e yaptığı hizmet ihracatı üç kat artarken, diğer ülkelere bu alandaki ihracatı ise sadece yüzde 50 yükseldi. Demek ki hizmet sektörüne bakıldığında Çin, ABD'ye büyük fırsatlar sağladı."

"Çin, gelişmekte olan ülkelere ilgiyi artırdı"

Devlet Konseyi Basın Ofisi'nce dün yayımlanan beyaz kitapta, ayrıca Çin'in DTÖ'ye katılmasından bu yana, çok taraflı ticaret sistemini desteklemesinin yanı sıra, örgütün çeşitli çalışmalarına da kapsamlı olarak katılmak suretiyle gelişmekte olan üye ülkelere olan ilgiyi artırdığı belirtildi.

Belgede, ticarette tek taraflı ve korumacı girişimlere karşı çıkan Çin'in, çok taraflı ticaret sisteminin kararlılıkla korunmasından yana olduğunun altı çizildi. Bakan Yardımcısı Wang Shouwen, bu konu hakkında şunları söyledi:

"Çin, DTÖ'nün diğer üyeleriyle birlikte, çok taraflı ticaret sistemini iyileştirmeye ve örgütün zayıf olduğu alanları düzeltmeye devam edecek. Genel olarak Çin, uluslararası düzen temelinde çok taraflı ticaret sistemini kararlılıkla destekleyecek. Çin, açık ve şeffaf, karşılıklı yarar ve ortak kazanca dayalı, dengeli bir küresel kalkınmayı teşvik edecek."