CRI Özel Röportaj - Semih Kaplanoğlu

Shanghai Uluslararası Film Festivali "Jinjue Ödülü" jüri üyesi olan, Türkiye'nin önemli yönetmenlerinden Semih Kaplanoğlu, Shanghai Film Festivali'nin Çin ve bölgedeki en önemli film festivallerinden biri olduğunu ve dünya sinemasına daha farklı bir boyut kazandırdığını söyledi.

Semih Kaplanoğlu kariyeri boyunca "Herkes Kendi Evinde", "Meleğin Düşüşü", "Yumurta", "Bal" ve "Süt" gibi filmlerle birçok uluslararası film festivaline katılarak, en iyi film ve en iyi yönetmen dallarında çeşitli ödüllere layık görüldü. "Buğday" filmi son Shanghai Film Festivali'nde gösterilerek büyük ilgi gördü.

Semih Kaplanoğlu, CRI mikrofonuna yaptığı özel açıklamada, Shanghai Film Festivali'nin tarihî İpek Yolu güzergâhında yer alan ülkelere önemli bir iletişim platformu sağladığını belirtti. Kaplanoğlu şunları söyledi:

"İpek Yolu'nu düşünürsek, ta Londra'dan Shanghai'a kadar uzanan bir yol bu, bir kısmı da Türkiye'den geçiyor. Bütün bu yol üzerindeki kültür ve medeniyetleri, dilleri temsil etmesi, onları burada buluşturup birleştirmesi manasında önemli bir topluluk haline getiriyor burayı. Ama ben gelecek açısından çok daha önemli olduğunu düşünüyorum."

Semih Kaplanoğlu, Berlin ve Cannes festivallerinin, dünya sinemasının merkezi olmakla birlikte, Batılı ülkelerin bakış açısını temsil ettiğini ve film, etkinlikler ve ana temalar gibi alanlarda çok ciddi eksikleri bulunduğunu kaydetti. Kaplanoğlu, Shanghai Film Festivali'nin çok taraflı sinema anlayışı için ciddi ve yararlı bir katkı olduğunu ifade etti ve şunları ekledi:

"Dünyanın birçok yerine gidiyorum, Hindistan'da festivallere gidiyorum, buraya geldim. İran'daki festivallerde bulundum. Dünyada bambaşka filmler yapılıyor, bambaşka bakış açıları var. Yeni yönetmenler geliyor. Fakat nedense bunlar bu festivallerde çok yer almıyorlar, hep bildiğimiz o eski bakış açısı devam ediyor. O nedenle Shanghai Film Festivali gibi platformların, yeni gelişen dünyanın sinemaya bakışını netleştirmesi ve gelecek açısından çok önemli buluyorum."

"Çin filmlerinde zaman algısını, geleneğin yansımasını izliyorum"

Çin sineması ve yönetmenlerine değinen Semih Kaplanoğlu, uzun zamandır Çin sinemasındaki gelişmeyi takip ettiğini, Jia Zangke ve Hou Xiaoxian gibi isimleri çok beğendiğini söyledi:

"Çin sinemasının benim için özel yanı Çin kültürünün, zaman algısının, kendi geleneğinin filmlerdeki yansımasını görebilmek. Çünkü biz ne kadar hızlı gelişsek ve modernleşsek de aslında bizi meydana getiren geleneği içimizde yaşıyoruz ve biz sanat yapmaya başladığımızda, film yapmaya başladığımızda sözlerimiz bir kültürün yansımaları, binlerce yılık bir geleneğin yansıması olarak devam ediyor."

İpek Yolu temalı ortak film projesi olabilir

Semih Kaplanoğlu önümüzdeki döneme dair projeleri hakkında bilgi verirken, Çinli yönetmenlerle işbirliği yapmayı arzu ettiğini söyledi:

"İpek Yolu üzerine bir şey yapılabilir, geçmişte Türkiye'de Mehmet Siyah Kalem diye bir ressam vardır, 14. asırda ürün vermiş bir kişi. İpek Yolu üzerinde yaşamış, bir hikâye anlatıcısıyla beraber resimler yapıp onları hanlarda, kervansaraylarda yolculara göstermiş, hikâyeler anlatmış bir kişilik. Ben mesela bunun üzerine çalıştım, bir senaryom var. Bu ortak bir yapım haline gelebilir."

Semih Kaplanoğlu'nun "Buğday" filmi 2018 Shanghai Film Festivali Jüri Eserleri bölümünde gösterildi ve sinemaseverlerden büyük övgü topladı.

Shanghai şehrini ilk kez ziyaret eden Semih Kaplanoğlu, "Kentin sizde bıraktığı izlenim nedir?" sorusuna "Keşke daha evvel gelseydim" diyerek yanıt verdi ve şunu ekledi:

"Daha önce Shanghai kentini görmüş olsaydım, Buğday filmini çekerken, mutlaka bu kente bir yer ayırabilirdim! Gezdikçe görüyorum, mimari özellikler, mekânlar çok ilginç."