Çin'den Filistin ve İsrail'e soğukkanlılık çağrısı

Çin'in BM Daimi Temsilcisi Ma Zhaoxu, Filistin ve İsrail'e, özellikle İsrail'e, soğukkanlılığını koruma ve gerginliği tırmandırmaktan kaçınma çağrısında bulundu.

Ma, dün Güvenlik Konseyi'nde Filistin sorununa ilişkin düzenlenen olağanüstü toplantıda, İsrail'in Gazze sınırındaki protestolarda silah kullanarak, çok sayıda Filistinliyi öldürmesinden ve yaralamasından kaygı duyduklarını belirtti.

Çin'in hayatını kaybedenler için derin üzüntü duyduğunu ve ölenlerin yakınlarına başsağlığı dileğinde bulunduğunu ifade eden Ma, olay hakkında objektif ve adil bir soruşturma yapılmasını istediklerini dile getirdi.

Ma, Filistin ve İsrail'e, özellikle İsrail'e, soğukkanlılığını koruma ve gerginliği tırmandırmaktan kaçınma çağrısında bulundu.

Ma, Çin'in her zaman Filistin-İsrail anlaşmazlıklarının barış görüşmeleriyle çözülmesinde ısrar ederek, gerginliği tırmandıran ve masum sivillerin can kaybına yol açan her türlü adıma karşı çıktığına işaret etti.

Çin'in ilgili taraflara şiddet ve silah kullanımından vazgeçmesi çağrısı yaptığına dikkat çeken Ma, özellikle sivillere yönelik saldırıların durmasını istediklerini kaydetti.

Filistin sorununun, Ortadoğu sorununun çekirdeği olduğuna işaret eden Ma, Kudüs'ün statüsünün son derece karmaşık ve hassas bir sorun olarak, Filistin sorunu çözümünün temeli olduğunu söyledi.

Ma, "İki Devletli Plan"ın Filistin sorununun siyasi yollarla çözümünde kilit rol oynadığını ve önemli bir eylem kılavuzu anlamı taşıdığını vurguladı.

Ma, Filistin sorununun bir an önce kapsamlı, adil ve kalıcı bir çözüme bağlanması için, uluslararası toplumun fikir ayrılıklarının görüşme yoluyla giderilmesi konusunda kararlı olması gerektiğini ifade etti. Ma, bu sürecin ise, BM'nin ilgili kararları ile "toprak karşılığında barış" ilkesi ve "Arap Barış Girişimi" temelinde sürdürülmesinin önemine değindi.

Çin'in her zaman Ortadoğu'daki barış sürecini kararlılıkla desteklediğine vurgu yapan Ma, 1967 yılında belirlenen sınırlar temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan ve tam egemenlik ile bağımsızlığa sahip bir Filistin devleti kurulmasını desteklediğini kaydetti.