Xi Jinping'in yoğun ziyaret programı başladı

Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping dün Beijing'den ayrılarak, Rusya'ya, ardından da Almanya'ya doğru yola çıktı. Xi Jinping böylece, bu yılki dördüncü yurtdışı ziyaretine başladı.

Çinli uzmanlar, Xi Jinping'in son ziyaretinin Çin-Rusya, Çin-Almanya ile Çin-Avrupa ilişkilerini derinleştirmek, küresel ekonomik yönetişimi hızlandırmak ve dünya barışı ile gelişimini ilerletmek için büyük önem taşıdığı değerlendirmelerini yapıyor.

Xi Jinping dün Moskova'da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le görüştü. Çin Uluslararası Sorunları Araştırma Enstitüsü Avrasya Araştırmaları Bürosu Başkanı Chen Yurong, Çin ile Rusya arasındaki yoğun üst düzey temasların ikili ilişkilerde önemli ve yönlendirici rol oynadığını belirtti.

Chen, Xi ve Putin'in her sene en az 5 kere görüştüğünü ve bunun dışında diğer çok taraflı görüşmelerde de bir araya geldiklerini ifade etti.

Chen, iki ülke liderleri arasındaki yoğun görüşmelerin ikili ilişkilerin yakın olmasının önemli bir göstergesi olduğu gibi, ikili ilişkileri direkt olarak ilerletebileceğini söyledi.

Çin-Rusya ilişkilerinin tarihin en iyi döneminde bulunduğuna işaret eden Chen, Çin ile Rusya'nın ikili ilişkiler, ekonomik işbirliği ile uluslararası stratejik işbirliğinde ortak çıkarlara sahip olduğunu ve iki ülke arasındaki kapsamlı stratejik işbirliği ve ortaklık ilişkilerinin bugün büyük ülkeler arasındaki yeni tip ilişkilerin bir örneği oluşturduğunu ifade etti.

Xi, iki günlük Rusya ziyaretinin ardından Almanya Cumhurbaşkanı Frank Walter Steinmeier ve Başbakan Angela Merkel'in daveti üzerine Almanya'ya gidecek. Bu ziyaret, Xi Jinping'in göreve başlamasından bu yana düzenlenen ikinci Almanya ziyareti olacak.

Çin Uluslararası Sorunları Araştırma Enstitüsü Avrasya Araştırmaları Bürosu Başkan Yardımcısı Ruan Zongze ise, Xi Jinping'in son ziyaretinin hem Çin-Almanya, hem de Çin-Avrupa ilişkilerinin gelişmesi için hayli önemli olduğunu söyledi.

Ruan, şu an Avrupa'nın kritik bir dönemden geçtiğini ve özellikle geçen sene İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden (AB) ayrılmasının Avrupa'ya büyük etki getirdiğini vurguladı.

Ruan, üstelik AB'nin borç, güvenlik, mülteci ve terör saldırıları gibi krizlerle karşı karşıya bulunduğunu, bu nedenle Almanya'nın Çin'le işbirliğini güçlendirmek istediğini belirtti.

Ruan ayrıca, ABD'nin yeni yönetiminin iç ve dış politikasını ayarlaması konusunda da belirsizliklerin çoğaldığını, böylece Çin ve Almanya arasında stratejik müzakerelerin daha da güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

Edinilen bilgiye göre, Xi Jinping Almanya ziyareti sırasında resmi görüşmeler dışında, Almanya Başbakanı Merkel'le birlikte Berlin Hayvanat Bahçesi'ndeki Panda Pavyonu'nun açılış törenine katılacak.

Kısa süre önce "Mengmeng" ve "Jiaoqing" isimli iki panda, Almanya'ya ulaşarak, Çin ile Almanya arasında 15 yıl sürecek "Pandalar Hakkındaki Bilimsel Araştırma ve Koruma Çalışmalarında Uluslararası İşbirliği Projesi"ne katıldı.

Almanya halkı beş yıl aradan sonra tekrar kendi ülkesinde panda görme imkanı buldu. Çinli uzmanlara göre, "panda diplomasisi" Çin ile Almanya arasındaki ilişkilerin üst düzey seviyede gelişmesinin en canlı göstergesi.

Xi Jinping Berlin'deki resmi ziyaretinden sonra, Hamburg'da düzenlenecek G20 Zirvesi'ne katılacak. Hamburg Zirvesi, G20 ülkelerinin uluslararası işbirliğini güçlendirmeyi ve herkesin küreselleşmeden faydalanmasını güvence altına almayı hedefliyor. Çin, Hamburg Zirvesi'nde, geçen sene Hangzhou Zirvesi'nde varılan önemli fikir birliklerinin sürdürülmesinin yanı sıra, yapısal reform, dijital ekonomi ve istihdamı genişletme gibi alanlarda olumlu sonuçlar alınmasını bekliyor.

Öte yandan Xi, Hamburg Zirvesi'nde şu anki küresel ekonomik durum ve uluslararası ekonomik işbirliği hakkında önemli bir konuşma yapacak.